Sermaye Piyasalarında Yatırımcıların Korunması

Sermaye Piyasalarında Yatırımcıların Korunması

Sermaye piyasası geniş anlatımıyla; ekonomik değer taşıyan varlıkların arz ve talebinin karşılandığı alandır. Bu alan ise mal, hizmet ve mali alanlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Piyasanın mali araçlarından olan halka arz edilmiş şirketlerin paylarının (veyahut sermaye piyasası araçlarını) alınıp satılabildiği yada takas edilebildiği pazara ise “borsa” adı verilmektedir.

Sermaye piyasasında finansman ihtiyacı bulunanlarla (şirketler) tasarruf sahipleri (yatırımcılar) arasındaki fon akışı büyük ölçüde aracılar( bankalar veya finans kuruluşları) aracılığıyla yapılmaktadır. Bu kapsamda; borsada işlem gören halka arz olmuş bir şirketin tedavüldeki paylarından satın alınması ile şirketin bir nevi yatırımcısı olunmaktadır.

Borsada Spekülasyonun Hukuki Karşılığı

Sermaye piyasalarında hukuka uygun yatırım danışmanlığı yapılması son derece önemlidir Zira sermaye piyasasında kişilerin yapmış olduğu yatırımlar şirketlerin büyüme hedefleri için fon oluşturmaktadır. Aynı zamanda yatırımcılara, şirketlerin büyümesi sonucunda elde edeceği bireysel finansal büyümenin ülke ekonomisine tabandan tavana doğru bir katkı sağlayacağı muhakkaktır. Bu olumlu etkinin gerçekleşmesi için lisanslı ve yetki belgesi sahibi aracı kuruluşlardan veyahut Güven tesis eden aracı kurumlara bağlı ve lisanslı kişi ve kuruluşlardan hizmet almak esastır. Bunun dışında yatırım danışmanlığı konusunda uzman olduğu bilinen kişilerden karşılıklı rıza gösterilmesi halinde yatırım danışmanlığı alınmasında da bir beis bulunmamaktadır. Ancak bu danışmanlığın alenileşmesinin bir spekülasyon dalgasına sebebiyet vereceği de göz ardı edilmemelidir. Bu başlığımızı “Market Speculation” ismi ile de çok sık karşımıza çıkmaktadır.

Borsada Manipülasyon Zarar ve Hukuki Sorumluluk

Borsamızda manipülasyonlar ile kendi veyahut bağlı olduğu gruba menfaat ve kazanç sağlayıp, yatırımcıların zararına hareket eden kişi ve kurumlar faaliyet göstermektedirler. (Market Manipulation) da denilen bu durum için yatırımcıların da dikkatli olmaları gerekmektedir. Bu kimseler yatırımcılara; sosyal medyada, gerek özel yazışma gruplarından (whatsapp, telegram) ulaşarak kendi menfaatlerine ve yatırımcı zararına hareket etmektedirler. Bu halde; şirkete fon sağlanarak yatırımla birlikte kazanma sürecinin doğacağı yerde, bireysel yatırımcıların yatırımları bir takım kişilerin haksız kazancına dönüşmektedir. Böylece sermaye piyasalarında haksız kazançlar sonucunda hem şirketler hem de yatırımcılar kaybetmekte ve manipülatörler haksız kazanç sağlamaktadırlar.

Bu kayıplarda ise zarar gören yatırımcıların uğramış olduğu zararlar sebebiyle doğan zararları tazmin etme hakları bulunduğu gibi yapılan haksız eylem (SPK md.107 vd) anlamında da suç teşkil etmektedir. Doğan zararlar doğrudan yatırım tavsiyesi veren taraftan talep edilebileceği gibi bu tavsiyeyi veren topluluğa karşı da ileri sürülebilir. Özellikle sosyal medya-kapalı yazışma alanlar ı(whatsapp-telegram grupları) üzerinden verilen tavsiyelerde öncelikle yatırım tavsiyesi veren tarafın tespit edilip bunun akabinde zarar tazmini talebinde bulunulması gerekmektedir.

Borsada Manipülasyona Karşılık Verilen Cezalar

Sermaye Piyasaları, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından denetlenmekte ve piyasada güvenin ve işlem güvenliğinin korunması (Piyasa Bozucu Eylemler ve Sermaye Piyasası Suçları) için idari ve cezai yaptırımlar uygulamaktadır. Bu alanda verilen cezalar yayımlanmakta ve kamuoyu ile paylaşılmaktadır. SPK bültenler üzerinden de yatırımcıları bilgilendirmektedir.

Yasalara Uygun Yatırım Danışmanlığı

Yasal bir yatırım danışmanlığında öncelikli olan unsur yatırım tavsiyesinin kişinin alacağı risk yatırım aracı ve buna bağlı bir teste tabi tutularak kişiselleştirilmesidir. Bu kişiselleştirme birebir olabileceği gibi belirli bir grup içinde yapılabilmektedir. Tavsiyelerin kişiselleştirilmesi için öngörülen araç ise yerindelik testidir. Yerindelik testi yapılan bir yatırım danışmanlığı sağlıklı bir ilişkinin başlangıcı olarak anlaşılmaktadır. Yatırım danışmanlığı için çerçeve sözleşme imzalanmadan önce müşteriye yerindelik testinin uygulanması ise zorunludur. Bahsi geçen sürecin gerçekleşmemesi halinde verilen yatırım danışmanlığı her halükarda yasal olmayan bir danışmanlık hizmeti olacaktır. Bu kapsamda doğan zararlardan tavsiye edenin sorumluluğu söz konusu olacaktır.

Bu kapsamda yerindelik testi sonrasında yatırım danışmanlığı yapan kişi veya kurumun verilen verilere uygun olarak bir yatırım aracı önermesi gerekmektedir. Teste uygun olmayan bir yatırım aracı söz konusu olduğunda yine danışmanın sorumluluğundan bahsedilmektedir.

Yerindelik testi gibi yasal unsurlarının yerine getirilmesi sonrasında ise yatırım tavsiyesinde bulunan kişi veya kurumun yanıltıcı aldatıcı istismar edici bilerek zarara sokucu nitelikte tavsiye vermesi halinde yine zarardan sorumluluk söz konusu olmaktadır.

Yatırım tavsiyesi veren kişinin en sağlam ve objektif değerlendirmeleri yapması gerekmektedir. Kaldıraçlı alım satım Forex gibi, faaliyette olmayan bir şirketin paylarının alınması gibi, geçmişte manipülatif hareketlerle yatırımcı zararına hareket eden şirketler üzerinde yatırım danışmanlığı verilmesi gibi durumların söz konusu olması halinde yine yatırım tavsiyesi veren tarafın zarardan sorumluluğu söz konusu olmaktadır.

Yatırım danışmanı yapılan görüşmede veya kurulan iletişimde bu WhatsApp Telegram bire bir telefon görüşmesi veya mesajlaşma şeklinde olabilir. Bir yatırım aracı hakkında yorum yapması yine bir yatırım danışmanlığı sınıfına girmekte olup yine sorumluluğu gerekmektedir. Bu durum yatırım danışmanlığı yapan kişilerin kendini yalnızca yorum yapan taraf olarak göstermesi ile ölçülebilecek bir unsur değildir. Zira yatırım danışmanlığı yapan tarafın muhatabına vermiş olduğu yorum kısmı yine bir yatırım tavsiyesi olarak nazara alınmaktadır.

Aynı zamanda aracı kuruluş tarafından; sermaye piyasası aracının yatırım yapılması için acele edilmesi gerektiği ve geç kalındığı takdirde yüksek getiri fırsatının kaçıracağı şeklinde müşteriye psikolojik baskı yapmak da yine zarar doğuran ve tazmin edilmesi gereken bir sürece sebebiyet vermektedir.

Yatırım Danışmanlarının Yükümlülükleri

Yatırım tavsiyesinde bulunan kuruluşun, basiretli bir şekilde (business judgement rule) hareket etmesi esastır. Legal bir yatırım danışmanlığı süreci içerisinde sunulan bireysel önerinin dikkat ve özenle hazırlanmış olması gerekmektedir. Yatırım danışmanının belirli bir rapor veyahut piyasa analizi üzerinden doğruluğu açıkça anlaşılmayan bir yatırım aracını tavsiye etmesi halinde dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ettiği aşikar olacaktır. Bu nedenle süregelen bir yatırım danışmanlığı sürecinde danışmanın müşterisine bir rapor halinde hangi gerekçe ile ilgili sermaye piyasası aracını seçtiğini açıklaması son derece önemlidir.

Burada raporlar hazırlanırken öncelikle bilgi edinilen kaynağın güvenilir olması gerekmektedir. Güvenilirlik denetlemesi ise yine bizzat yatırım danışmanı tarafından yerine getirilmelidir. Spekülatif veyahut gerçeğe aykırı bilgiler üzerinden sunulan bilgilere karşı öncelikle yatırım danışmanının mesafeli olması ve doğru bilgi doğru öneri sürecini riayet edilmesi esastır. Bu kapsamda yetkili kişi ve kurum tarafından yapılan kanuna uygun ve objektif değerlendirmeye tabi bir yatırım danışmanlığından yana müşterinin kar elde edememesi halinde, yetkili kuruluşun sorumluluğuna gidilemeyecektir. Yetkili kişi veya kurum tarafından verilmeyen ve yatırım danışmanlığı sonucunda doğan zararlardan yatırım tavsiyesini veren tarafın doğrudan sorumluluğu bulunmaktadır.

Bilgi Suistimali (İnsider Trading)

Bilgi suistimali durumu görevi gereği veyahut herhangi bir bağlantı aracılığıyla bir şirketin yapacağı yatırımı, kazanılan ihaleyi, doğan zarar ve yahut kazanılan-kaybedilen bir dava gibi şirkete değer katıp değerini yükseltecek veya zararına sebebiyet verecek bilginin sızdırılması ve buna bağlı işlem yapılması olarak kabaca tabir edilmektedir. Bilgi suistimali 6362 SPK kanunu 106 ncı maddesinde detaylı şekilde verilmiştir.

"Doğrudan ya da dolaylı olarak sermaye piyasası araçları ya da ihraççılar hakkında, ilgili sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerlerini veya yatırımcıların kararlarını etkileyebilecek nitelikteki ve henüz kamuya duyurulmamış bilgilere dayalı olarak ilgili sermaye piyasası araçları için alım ya da satım emri veren veya verdiği emri değiştiren veya iptal eden ve bu suretle kendisine veya bir başkasına menfaat temin eden;

  • İhraççıların veya bunların bağlı veya hâkim ortaklıklarının yöneticileri,
  • İhraççıların veya bunların bağlı veya hâkim ortaklıklarında pay sahibi olmaları nedeniyle bu bilgilere sahip olan kişiler,
  • İş, meslek ve görevlerinin icrası nedeniyle bu bilgilere sahip olan kişiler,
  • Bu bilgileri suç işlemek suretiyle elde eden kişiler,
  • Sahip oldukları bilginin bu fıkrada belirtilen nitelikte bulunduğunu bilen veya ispat edilmesi hâlinde bilmesi gereken kişiler

üç yıldan beş yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılırlar. Ancak, bu suçtan dolayı adli para cezasına hükmedilmesi hâlinde verilecek ceza elde edilen menfaatin iki katından az olamaz." Denilmektedir.

Kripto Para Piyasasındaki Zararlar ve Hukuki Süreçler

21. yüzyılda para kavramının değişmesi ile blokchain teknolojisi üzerine bina edilen veyahut yan değerler üzerine oluşturulan mübadele araçları, yani ödeme ve değer saklama araçları (para) algısında değişiklikler söz konusu olmuştur. Bu makalemizde ise henüz 2012 yılından itibaren yürürlüğe giren ve 2017 yılından itibaren revaç bulan bu teknolojinin güvenilirliği veyahut bir ödeme aracı olup olmadığı yönünü değil, bu araçların alım satım, tavsiye, manipülasyon ve spekülasyonları sonucunda doğan zararlardan ve bu zararların Türk Hukuku’ndaki tazmin yöntemlerinden bahsedeceğiz.

Kripto Tavsiyesinden Doğan Zararlar

Kripto para piyasaları, tıpkı sermaye piyasa araçları gibi alıp satılmaktadır. Bu nedenle Sermaye Piyasası Kuralları kıyasen uygulanabilse de esas olarak Borçlar Kanunu kapsamında haksız fiil sınıfında değerlendirme yapılmaktadır. Zira bir kripto paranın alınıp satılmasında, kişinin dışarıdan yönlendirilmesi, hatalı tavsiyeler verilmesi, uydurma haberlerle yönlendirilme yapılması gibi bir halin varlığında kazanç elde etmeyi düşünen alıcı taraflar uğradıkları zararlardan yana “öneren” veya “tavsiye” eden tarafa karşı bir haksız fiil (manipülasyon veyahut spekülasyon) Saik’iyle zarar tazmini yoluna gidebilmektedir.

Bu kapsamda başlatılacak yargı süreçlerinde öncelikle “öneren kişi - önerilen araç (kripto para)-uğranılan zarar” üçlüsünün tespit edilmesi, belgelendirilmesi ve zararın talep edilmesi süreçlerinin başlatılması gerekmektedir.

Zarara Sebebiyet Veren Tarafın Tespiti

Bu sürecin içerisinde tavsiye eden tarafın adı - kimlik bilgileri her zaman gerçek olmayabilir. Bu noktada Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ya müracaat edilerek sanal bir perde arkasında hareket eden haksız fiil sahibinin, gerek sosyal medya gerekse sabit dijital izlerinden tespiti mahkemenin talebi ile mümkün olmakta ve zararın tazminindeki kritik aşama bu şekilde aşılmaktadır.

Bitcoin, Ethereum, Binance, Tether, Cardano, Solana, Ripple(XRP),SHIBA gibi kripto paralar (coinler)ın belli bir merkezinin bulunmaması, doğası gereği belli bir tekele bağlı olmaksızın üretilebilmesi sebebiyle elbette bu kuruluşların sahibi vasfında olan veya büyük pay sahibi ile sanal dünyaya arz edenlerin bir sorumluluğundan söz edilememektedir. Ancak belli bir kuruluşa ait, yayın alanı belli olan bir kuruluşun bizzat doğuracağı zararlarda (örneğin sistemin geçerli bir neden olmaksızın yayından kaldırılması veya getiri vaatleri) hem hukuki hem de cezai yaptırımlardan bahsedilmesi mümkündür.

Kripto Para Piyasasında Uğranılan Zararın Tespiti

Para piyasasında uğranılan zararların tespiti için zarara ya sebebiyet veren kişinin bu tavsiyeyi vermiş olduğu, tarih ve saatin tespiti ile ödenen bedelin o süreç içerisinde ne kadar olduğunun (zincir alım var ise tüm silsile içinde doğan zararlar) zararların tazmininde son derece önemlidir. Bu bedeller tespit edildikten sonra doğan zarar satış yapılan seviye ile önerinin yapıldığı ve alım yapıldığı seviye arasındaki fark olarak tespit edilmektedir.

Forex Şirketleri Aracılığıyla Dolandırıcılık

Forex şirketleri aracılığıyla yatırımcılara ulaşılarak veyahut reklamlara dönüş yapılması sağlanarak belirli bir kazanç ümidiyle belirli bir miktar ödemenin alınması, kişiye yüksek kazanç ümidi verilerek daha sonra mevcut yatırmış olduğu bedelin kişiye iade edilmemesi maalesef ülkemizde yaygın bir dolandırıcılık yöntemidir. Bu işlemleri genellikle belli grupların yapması sebebiyle konu hakkında hukuksal anlamda yapılacak olan bir savcılık şikayeti ve açılacak dava ile kişilerin ana para haklarına kavuşturulması mümkündür bunun yanında şayet somut bir kâr bedeli taahhüdü söz konusu ise yatırımcı bu zararın da talep etme hakkına sahiptir. Bahsettiğimiz üzere genellikle bu konuda belirli gruplar ve çeteler vatandaşlarımızı mağdur etmektedir bu nedenle bu sürecin avukat aracılığıyla hassasiyetle takip edilmesi ödenen bedelin iade alınması konusunda son derece önemlidir.

Tarafımıza yapılacak olan başvurularda; öncelikle yukarıda belirtmiş olduğumuz üç unsurun bir arada olacak şekilde hazırlanarak tarafımıza mail atılması veyahut Whatsapp sisteminden ulaştırılması gerekmektedir. Borsa yatırımları borsadan veya kripto paradan kaynaklı hukuki destek için borsa uzmanı avukatlarımızdan kesintisiz destek alabilir ve ofisimize +90 0507 371 1717 nolu numaradan ulaşabilirisiniz.

Borsa ve Kripto para piyasasında uğranılan zararlar ve buradaki sorunlardan kaynaklı tüm hukuki çözümler için ofisimizden destek alabilirsiniz. Borsa avukatlarımız ve Kripto para uzmanı avukat ekibimiz ile sizlere destek vermekteyiz.
www.arikanavukatlik.com
Sermaye Piyasalarında Yatırımcıların Korunması/
4 5
İmge Tercüme
Merhaba
Tahmini Cevap Süresi 8 Dakikadır