Meskeniyet İddiası Nedir? Ev Haczedilmezlik Şikayeti Şartları ve Süresi

 

Meskeniyet İddiası Nedir ?

İcra İflas hukukunun müesseselerinden biri olan haciz, icra takip aşamasında alacaklının alacağını tesis edebilmesi için sağlanan bir hak ve yetki olmaktadır. Bu duruma sosyal devlet ilkesi bakımından sınırlar getirilmiştir ve “ev haczedilmezlik” de bu sınırlardan biri olmaktadır.

Belirtelim ki haciz, bir para alacağının elde edilebilmesi için borçluya ait mal hak ve alacaklara icra dairesi tarafından hukuken el konulması hali olmaktadır.Haczin konusu borçlunun haczi kabil (haczedilebilir) taşınır ve taşınmaz malları ve üçüncü kişilerdeki alacakları ve diğer parasal malvarlığı değerlerinden oluşmaktadır. Sosyal devlet ilkesi gereği haczin de sınırı bulunmakta olup borçlunun ve ailesinin yaşaması ve ekonomik varlığını devam ettirmesi gibi sosyal düşüncelerle borçlunun bazı mal ve haklarının haczedilemeyeceği veya kısmen haczedilemeyeceğine yönelik düzenlemeler bulunmaktadır.

Buna göre İcra İflas Kanunu madde 82 şu şekildedir:

Haczi caiz olmayan mallar ve haklar:

Madde 82 – Aşağıdaki şeyler haczolunamaz:

1. Devlet malları ile mahsus kanunlarında haczi caiz olmadığı gösterilen mallar,
2. Ekonomik faaliyeti, sermayesinden ziyade bedenî çalışmasına dayanan borçlunun mesleğini sürdürebilmesi için gerekli olan her türlü eşya,
3. Para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler hariç olmak üzere, borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireylerine ait kişisel eşya ile ailenin ortak kullanımına hizmet eden tüm ev eşyası,
4. Borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi ve çift hayvanları ve nakil vasıtaları ve diğer eklenti ve ziraat aletleri; değilse, sanat ve mesleki için lüzumlu olan alat ve edevat ve kitapları ve arabacı, kayıkçı, hamal gibi küçük nakliye erbabının geçimlerini temin eden nakil vasıtaları,
5. Borçlu ve ailesinin idareleri için lüzumlu ise borçlunun tercih edeceği bir süt veren mandası veya ineği veyahut üç keçi veya koyunu ve bunların üç aylık yem ve yataklıkları,
6. Borçlunun ve ailesinin iki aylık yiyecek ve yakacakları ve borçlu çiftçi ise gelecek mahsul için lazım olan tohumluğu,
7. Borçlu bağ, bahçe veya meyve veya sebze yetiştiricisi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan bağ bahçe ve bu sanat için lüzumlu bulunan alet ve edevat, Geçimi hayvan yetiştirmeye münhasır olan borçlunun kendisi ve ailesinin maişetleri için zaruri olan miktarı ve bu hayvanların üç aylık yem ve yataklıkları,
8. Borçlar Kanununun 510 uncu maddesi mucibince haczolunmamak üzere tesis edilmiş olan kaydı hayatla iratlar,
9. Memleketin ordu ve zabıta hizmetlerinde malül olanlara bağlanan emeklilik maaşları ile bu hizmetlerden birinin ifası sebebiyle ailelerine bağlanan maaşlar ve ordunun hava ve denizaltı mensuplarına verilen uçuş ve dalış tazminat ve ikramiyeleri, Askeri malüllerle, şehit yetimlerine verilen terfi zammı ve 1485 numaralı kanun hükmüne göre verilen inhisar beyiye hisseleri,
10. Bir muavenet sandığı veya cemiyeti tarafından hastalık, zaruret ve ölüm gibi hallerde bağlanan maaşlar,
11. Vücut veya sıhhat üzerine ika edilen zararlar için tazminat olarak mutazarrırın kendisine veya ailesine toptan veya irat şeklinde verilen veya verilmesi lazım gelen paralar,
12. Borçlunun haline münasip evi,
13. Öğrenci bursları.

Medeni Kanunun 807 nci maddesi hükmü saklıdır. 2, 4, 5, 7 ve 12 numaralı bentlerdeki istisna, borcun bu eşya bedelinden doğmaması haline münhasırdır.

Birinci fıkranın (2), (4), (7) ve (12) numaralı bentlerinde sayılan malların kıymetinin fazla olması durumunda, bedelinden haline münasip bir kısmı, ihtiyacını karşılayabilmesi amacıyla borçluya bırakılmak üzere haczedilerek satılır.

İcra memuru, haczi talep edilen mal veya hakların haczinin caiz olup olmadığını değerlendirir ve talebin kabulüne veya reddine karar verir.

Haline Münasip Ev Nedir ?

Haline Münasip Ev, borçlunun hayatını idame ettirdiği, lüks olmayan(satılması halinde standart bir ev satın alınması şansı olmayan)evi ifade etmektedir. Yukarıda da bahsedilen ilgili maddede de görüldüğü üzere “borçlunun haline münasip evi” haczedilemez olmaktadır. Borçlunun haline münasip evi haczedilemez mallar arasında sayılmış olup haczedilmez malların haczedilmesi durumunda meskeniyet şikayeti hakkı bulunmaktadır. Ev haczedilmezlik iddiası için ise haline münasip ev iddiasıyla yargı yoluna müracaat edilmesi gerekmektedir.82

Makalemiz boyunca “Meskeniyet İddiasından Feragat”, “Borçlunun birden fazla evi meskeniyet iddiası”, “Haczedilemez ev değeri”, “Aile konutu meskeniyet iddiası farkı”, “Meskeniyet iddiası yargıtay kararları” gibi konulara değinmiş olacağız.

Meskeniyet İddiası Süresi

Meskeniyet iddiasına dair şikayet süresi, 7(Yedi) gündür. Meskeniyet iddiası ile şikayet yolu için öncelikle satış talebine dair İcra ve İflas kanununca “103 Davetiyesi” başlıklı yazının icra veya satış memurluğunca tebliğ edilmesi gerekmektedir. 103 davetiyesi’nin tarafınıza usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmemesi halinde meskeniyet iddiası için icra mahkemesine şikayette bulunmak davayı konusuz bırakacaktır. Bu nedenle bu şikayet yoluna başvuracak kimsenin bu davetiyenin tebliğini beklemesi gerekecektir. 103 davetiyesinin usulsüz bir şekilde tebliğ edilmesi halinde(usulsüzce muhtara tebliğ, tebligatın hatalı adrese çıkması vs.) ise bu bakımda itiraz edilmesi gerekmektedir.

Meskeniyet İddiası Satışı Durdurur Mu ? 

Ev haczedilmezlik itirazı(meskeniyet iddiası) İİK 82/12 haline münasip ev haczedilmez mallar arasında bulunmaktadır. Buna göre haline münasip ev mesken olup müstakil ev, apartman dairesi, bir ev veya apartmandaki (bunların üzerinde bulunduğu taşınmazdaki) paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyeti payı olmaktadır.

Haciz aşamasında bir evin haline münasip ev olup olmadığı icra müdürü tarafından borçlunun sosyal durumuna ve ailesinin ihtiyaçlarına bakılarak karar verilmektedir. Yargıtay içtihatlarına göre; “borçlunun ailesi” ifadesinden anlaşılan kişiler, borçluyla bir arada yaşayan ve borçlunun bakmakla yükümlü olduğu kimseler olmaktadırlar.

Hemen belirtelim ki haczedilen mesken lüks bir mesken olabilmektedir. Bu durumda da borçludan beklenilen mevcut durumuna göre gereksinimlerini idare eder şekilde yaşamasıdır. Yani hacze konu olan mesken, haciz anındaki durum içerisinde borçlunun ve ailesinin sosyal statüsüne, aylık gelir gider durumuna göre lüks sayılabilecek bir yer olabilmektedir ve bu durumda da borçludan beklenen mevcut durumuna göre lükse kaçmadan hayatını devam ettirmesi olacağından ötürü mevcut durumu ile sosyal yaşantısı çelişkiler içeren borçlunun haczedilmezlik iddiasının dikkate alınmayacağını belirtelim.

Aile Konutu ile Meskeniyet İddiası Farkı: Hangi Durumda Haciz Kesinleşir? 

Evin haczedilemez nitelikte olduğu iddiası borçluya sunulmuş bir haktır. Ve bu meskeniyet iddiası icra mahkemesine yapılan bir şikayet niteliğindedir.

Yargıtay’ ın yerleşik içtihatlarına göre, borçlunun meskeniyet iddiasında bulunabilmesi için o evde bizzat oturuyor olması aranmamakta olup borçlunun birden fazla evinin olması da meskeniyet iddiasında bulunması için engel olarak görülmemektedir. Eğer borçlunun ihtiyacı var ise borçlu ve ailesi için borçluya birden fazla ev bırakılması dahi söz konusu olabilmektedir. Ancak buradaki amacın, borçluyu mağdur etmeden alacaklıyı alacağına kavuşturmak olduğunu belirtelim. Bundan mütevellit borçlunun iki evinin bulunması borçlu ve ailesinin ihtiyaçlarını fazlasıyla karşılayan hatta lükse kaçan bir durum teşkil ediyorsa bu iki ev de satılıp borçluya ihtiyaçlarını karşılayan normal bir ev parası bırakılabilmektedir.

Borçlunun kirada oturması ve aynı zamanda da kiraladığı evinin bulunması halinde de, elde ettiği kira geliri ile ödediği kira geliri arasında takip borçlusu adına ciddi bir kâr elde etme durumu olmadığı sürece, kiraladığı evi ve aldığı kira haczedilemez. Ancak elde ettiği kira geliri ile ödediği kira geliri arasında takip borçlusu adına ciddi bir kâr elde etme durumu var ise aradaki fark haczedilebilir.

Türk Medeni Kanunu madde 194 gereği aile konutu şu şekilde düzenlenmiştir:

Madde 194- Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.

Rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hâkimin müdahalesini isteyebilir.

Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini tapu müdürlüğünden isteyebilir.

Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı hâline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile müteselsilen sorumlu olur.

İlgili maddeden de yola çıkarak aile konutu evlenmiş çiftin haytalarını daimi ve süreli şekilde devam ettirdikleri ev olmaktadır. Hemen belirtelim ki kişinin aile konutu ile haline münasip evi aynı olmayabilir. Mesela kişinin eşiyle yaşadığı ev aile konut olup, kişinin anne ve babasının hayati gereksinimlerini sürdürdükleri ev kişiye aitse haline münasip ev sıfatındadır. Örnekte görüldüğü üzere borçlunun anne ve babası, borçlunun evinde kalıyorlarsa bu durumda bu ev haline münasip evdir. Çünkü Yargıaty içtihatlarına göre de haline münasip evde kalan kişilerin statüsü borçlunun bakmakla yükümlü olduğu kimseler olmaktadır.

Aile konutu ile haline münasip ev kavramlarının birleştiği mesken için diyebiliriz ki borçlu eşin meskeniyet iddiasından feragat etmesi, için İcra İflas Kanunu madde 82 fıkra 1 bent 1, 12 özel hükümleri gereğince, diğer eşin rızası aranmamaktadır.

Meskeniyet İddiasından Feragat Etmek Mümkün mü? Hukuki Sonuçları Nelerdir?

Borçlunun haczedilen malı aynı zamanda borçlunun haline münasip evi olabilmektedir. Bu nedenle de borçlu haline münasip evinin meskeniyet iddiasında bulunabilir ya da meskeniyet iddiasından feragat edebilir.

Meskeniyet iddiasından feragat açık beyan şeklinde olabileceği gibi meskeniyet iddiasında bulunmamak şeklinde zımni olarak da yapılabilmektedir.

İcra ve İflas Kanunu madde 83/a maddesi gereği şu şekildedir:

Önceden yapılan anlaşmalar:

Madde 83/a – 82 ve 83 üncü maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber değildir.

İlgili maddeye göre meskeniyet iddiasından feragat ancak haciz anında veya hacizden sonra yapılabilmektedir. Haczi caiz olmayan mal ve hakların haczedilebileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar geçersiz olmaktadır.

Meskeniyet iddiasından feragat anlaşması yapmış borçlu bakımından bu anlaşmanın haczedilmezlikte menfaati olan diğer kişiler açısından bağlayıcı olup olmadığı hususu bakımından Yargıtay içtihatlarına göre borçlu ile beraber o evde yaşayan kimselerin menfaatleri de göz önünde tutulmalıdır.

Borçlunun Birden Fazla Evi Varsa Meskeniyet İddiası Geçerli Olur mu?

Belirtelim ki Yargıtay kararlarına göre, borçluya ait birden fazla ev varsa sadece haline münasip ev meskeniyet kapsamına girer. Ev ipotekliyse, bu hak ileri sürülemez. Rehin hakkı olan alacaklılar için meskeniyet uygulanmaz.

Bu noktada borçlunun yaşadığı evin aile konutu olması ve haline münasip evin de ayriyeten var olması durumu da söz konusu olabilmektedir.

Ezcümle borçlunun birden fazla evi olması halinde, meskeniyet iddiası haline münasip ev için geçerli olabilecektir. Bu noktada meskeniyet iddiası yapılması borçlunun birden çok evi olmasından etkilenmez.

Yargıtay’ ın yerleşik içtihatlarına göre, borçlunun meskeniyet iddiasında bulunabilmesi için o evde bizzat oturuyor olması aranmamakta olup borçlunun birden fazla evinin olması da meskeniyet iddiasında bulunması için engel olarak görülmemektedir

Lüks Konutlarda ve Meskeniyet İddiası: Evinizin Değeri Nasıl Belirlenir? 7

Lüks konutlar bakımından meskeniyet iddiasında bulunulması hususu somut olaya göre değerlendirilmeli. Haczedilen mesken lüks bir mesken olabilmektedir. Bu durumda da borçludan beklenilen mevcut durumuna göre gereksinimlerini idare eder şekilde yaşamasıdır. Yani hacze konu olan mesken, haciz anındaki durum içerisinde borçlunun ve ailesinin sosyal statüsüne, aylık gelir gider durumuna göre lüks sayılabilecek bir yer olabilmektedir ve bu durumda da borçludan beklenen mevcut durumuna göre lükse kaçmadan hayatını devam ettirmesi olacağından ötürü mevcut durumu ile sosyal yaşantısı çelişkiler içeren borçlunun haczedilmezlik iddiasının dikkate alınmayacağını belirtelim.

Meskeniyet İddiası ile İlgili Yargıtay Kararları

• Hukuk Dairesi 2015/5049 E. , 2016/8621 K.
  "İçtihat Metni"
  MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
  
  Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.03.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
  K A R A R
  Dava, alacaklının yetki belgesine dayalı olarak açtığı ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
  Davacı vekili, borçlu ... aleyhine ...İcra Müdürlüğü'nün 2012/4232 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılıp kesinleştiğini ve borçlunun muris babasından kendisine intikal edecek 1710 parsel üzerine haciz konulduğunu belirterek bu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep ve dava etmiştir.
  Davalı, icra hukuk mahkemesinde dava konusu taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
  Mahkemece, davalının haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin icra hukuk mahkemesince kabul edilerek kesinleştiği ve davaya konu taşınmaz üzerindeki borçlunun babasından intikal edecek hissesi üzerine konulan haczin kalktığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
  Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
  Alacaklı olan davacının 07.03.2014 tarihinde yetki belgesine dayalı olarak ortaklığın giderilmesi davası açtığı, borçlu davalının ise 20.03.2014 tarihinde icra hukuk mahkemesinde haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nde bulunduğu anlaşıldığından, diğer bir deyimle ortaklığın giderilmesi davasının açıldığı tarihte taşınmaz üzerinde meskeniyet iddiası bulunmadığından yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ve
  davacının davalı tarafın yaptığı yargılama giderlerinden sorumlu tutulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
  
  SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 24.10.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Hisseli Gayrimenkulde Meskeniyet İddiası

Yargıtay’ın son kararları gereğince, payının satılması talep edilen borçlunun payına düşen kısmın satışından elde edilecek bedelle haline münasip ev tutarının doğması halinde satışa, doğmaması halinde de mevcut evin haline münasip ev sayılması yönünde karar verilmektedir.

Arıkan Hukuk Bürosu’nun ana çalışma alanlarından biri olan “gayrimenkul hukuku”, gerek mülkiyetin devri ilişkileri gerekse kira, ipotek, ayni hak tesisi, imar ve inşaat gibi işlemlere konu olması sebebiyle bir çok hakkın korunması ve kurulmasını gerektiren bir hukuk dalıdır. Taşınmaz Hukuku alanı, kendi içinde hak kurulumu ve devri kolay olsa da hukuki uyuşmazlıkların çözümü bakımından uzmanlık isteyen bir alandır. Büromuz uzman ekibi ile gerek hakların kurulması, gerekse devri, gerekse açılacak ve süren davalar konusunda yargılama sürecinin yeniden ele alınması ve davanıza özel mütalaa yazılması konularında hizmet vermektedir.

Başlıca Hizmetlerimiz: 

Gayrimenkul üzerine çalışan avukat, genelde taşınmazlar üzerine açılan davalarda görev alır. Arsa, Arazi, Apartmanlar, daireler gibi taşınmazlara konu olan davalarda avukat sizlere destek olmaktadır. Bu davaların hukuk nezdinde birçok ismi olmasına rağmen gayrimenkul alanında en bilinen davalar ise şunlardır.

• Eşlerin Arasındaki Adi Ortaklık İlişkisi (Kadının Kocası Lehine İpotek İşlemi Yapması)
• Muris Muvazaası
• Muvazaa Nedeni ile Tapu İptali ve Tescil Davası (Kararları)
• Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali ve
• Geçersiz Sözleşme İle Ödenen Paranın İadesi
• Şufalı Payın Satışının Tapuda Yüksek veya Düşük Gösterilmesi
• İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davası
• Muvazaa Davası (Ölünceye Kadar Bakma Akdi 
• Şufa Davaları
• Kamulaştırma Bedelinin Tespit Davası
• Kamulaştırmasız El Atma Davası
• El Atmann Önlenmesi – Ecrimisin – İntifa Hakkı
• Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi – Sözleşme Feshi – Rayiç Belirlenmesi gibi davalar bu alanda görülmektedir. Davaların türleri de konu olduğu mülk veya toprak yani arsa vs. gibi türlere göre de belirlenmektedir. Taşınmazlar ile alakalı davalarda ortaklık veya varsa sorunlu durumlar ortadan kaldırılır ve yeni hukuki düzenleme ile ortadaki sorunlar giderilir. Malların kullanımı devri, kiraya verilmesi vb. gibi engel olan söz konusu sıkıntılarda gayrimenkul avukatı desteği ile son bulmuş olur.

Meskeniyet İddiası Dava Dilekçesi Örneği

[İLGİLİ İCRA DAİRESİNİN BULUNDUĞU YER] NÖBETÇİ İCRA HUKUK MAHKEMESİ'NE

ŞİKAYETÇİ (BORÇLU):

Adı Soyadı: [Borçlunun Adı Soyadı]

DAVALI (ALACAKLI):

Adı Soyadı/Unvanı: [Alacaklının Adı Soyadı/Unvanı]

Vekili: [Varsa Avukat Adı Soyadı ve Adresi]

KONU: [İcra Dairesi Adı] İcra Müdürlüğü'nün [Dosya Esas Numarası] E. Sayılı dosyasından konulan haczin, İcra ve İflas Kanunu (İİK) m. 82/12 gereği "Meskeniyet İddiası" nedeniyle kaldırılması talebidir.

TEBLİĞ TARİHİ: [Haczin öğrenildiği veya 103 davetiyesinin tebliğ edildiği tarih. (7 günlük süre bu tarihten başlar.)]

AÇIKLAMALAR

İCRA TAKİBİ HAKKINDA:

Davalı alacaklı tarafından, [İcra Dairesi Adı] İcra Müdürlüğü'nün [Dosya Esas Numarası] E. sayılı dosyası ile aleyhimde icra takibi başlatılmıştır. Takip kesinleşmiş ve taşınmazıma haciz konulmuştur.

(Not: Takibin türü ve kesinleşme süreci hakkında kısa bilgi verilebilir.)

HACİZ İŞLEMİNİN ÖĞRENİLMESİ VE SÜRE:

[İcra Dairesi Adı] İcra Müdürlüğü'nün talebi üzerine, [Taşınmazın Bulunduğu Tapu Müdürlüğü Adı] Tapu Sicil Müdürlüğü'nde kayıtlı bulunan [Taşınmazın Ada/Parsel/Bağımsız Bölüm Numarası] numaralı taşınmazımın tapu kaydına haciz şerhi işlenmiştir. Bu haciz işlemini [Tarihinde tebliğ edilen 103 davetiyesi / kıymet takdiri tebliği / haricen öğrenme tarihi] tarihinde öğrenmiş bulunmaktayım. İİK m. 16 uyarınca 7 günlük yasal şikayet süresi içerisinde Sayın Mahkemenize başvurmaktayım.

MESKENİYET İDDİASI VE HUKUKİ DAYANAK:

İcra ve İflas Kanunu'nun (İİK) 82.12 “Borçlunun haline münasip evi” haczedilemez.

Haciz uygulanan [İl/İlçe Adı], [Mahalle Adı] adresinde yer alan taşınmazım, benim ve ailemin (eşim, çocuklarım, vb. belirtilebilir) haline münasip yegane meskenidir. Adıma kayıtlı, bu meskenden başka ikamet edebileceğim başkaca bir taşınmazım bulunmamaktadır. ([Varsa MERNİS kayıtları, tapu kayıtları gibi deliller bu iddiayı destekler.])

HALİNE MÜNASİP EV KRİTERİ:

Söz konusu ev, lüks sayılabilecek nitelikte değildir; ailemin sosyal ve ekonomik durumuna, yaşam tarzına ve yerel örf ve adetlere uygun, asgari yaşam standartlarını karşılayan bir konuttur.

[Evin oda sayısı, büyüklüğü, bulunduğu semtin genel durumu gibi "haline münasip" olduğunu gösteren özellikler belirtilebilir.]

Haciz konusu taşınmazın değeri, borçlu olarak benim ve ailemin barınma ihtiyacını karşılayacak emsal bir evin değerinden çok daha fazla değildir. (Evin yaklaşık piyasa değeri belirtilebilir.)

İHTİYATİ TEDBİR TALEBİ:

Hacizli taşınmazın satış işlemlerinin devam etmesi, telafisi güç veya imkansız zararlar doğuracaktır. Bu nedenle, şikayetimizin kabulüne karar verilene kadar, İİK m. 22/3 ve HMK hükümleri uyarınca, taşınmaz üzerindeki satış işlemlerinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmek zarureti doğmuştur.

HUKUKİ NEDENLER

İcra ve İflas Kanunu m. 16, m. 82/12 ve ilgili tüm yasal mevzuat hükümleri.

DELİLLER

…İcra Müdürlüğü'nün [Dosya Esas Numarası] E. Sayılı İcra Dosyası

Tapu Kayıtları (Taşınmazın tek mesken olduğunu gösteren tapu kayıtları)

Nüfus ve MERNİS Kayıtları (Aile fertleri ve ikametgah bilgileri)

Kıymet Takdiri Raporu / Haciz Tutanağı (Haciz tarihini ve öğrenmeyi gösteren belge)

Keşif ve Bilirkişi İncelemesi (Evin haline münasip olup olmadığının tespiti için)

Sosyal ve Ekonomik Durum Araştırması (Borçlunun gelir durumu, mesleği vb.)

Gerekli görülecek her türlü yasal delil.

SONUÇ VE TALEP

Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle ve Sayın Mahkemenizce resen gözetilecek hususlar dahilinde;

Öncelikle, telafisi güç zararların önüne geçilmesi için, şikayet konusu taşınmaz üzerindeki tüm cebri icra ve satış işlemlerinin TEDBİREN DURDURULMASINA,

Şikayetimizin KABULÜ ile, [İcra Dairesi Adı] İcra Müdürlüğü'nün [Dosya Esas Numarası] E. sayılı dosyasından konulan haczin, İİK m. 82/12 gereği KALDIRILMASINA,

Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı (alacaklı) tarafa yüklenmesine karar verilmesini vekaleten/saygıyla arz ve talep ederim. …/…/2026