Şirketlere Önleyici ve Koruyucu Hukuk Hizmeti Sunulması
Şirketlerin başarısının sürdürülebilirliği, sadece mevcut hukuki sorunların çözülmesiyle değil, aynı zamanda potansiyel risklerin önceden tespit edilip önlenmesiyle de yakından ilişkilidir. Türk hukuk mevzuatına göre, şirketlere sunulan önleyici ve koruyucu hukuki hizmetler, işletmelerin hukuki uyum süreçlerini destekleyerek olası ihtilafların önüne geçmeyi amaçlamaktadır.
Önleyici ve Koruyucu Hukuki Hizmetlerin Tanımı
Önleyici hukuki hizmetler, işletmelerin faaliyetleri sırasında karşılaşabilecekleri hukuki riskleri önceden belirleyerek, bu risklerin minimize edilmesini hedefleyen hukuki hizmetlere denmektedir. Bu kapsamda, sözleşmelerin hazırlanması ve incelenmesi, insan kaynakları uygulamalarının denetimi, mevzuat değişikliklerinin takibi ve genel hukuki danışmanlık gibi hizmetler sunulmaktadır. Koruyucu hukuki hizmetler ise, mevcut hukuki sorunların daha çok büyümesini engelleyerek, işletmenin itibarını ve mali yapısını korumayı amaçlamaktadır. Bu hizmetler, kriz durumlarında hızlı ve etkili çözümler sunmayı içermektedir.
Türk Hukuk Mevzuatında Önleyici ve Koruyucu Hukuki Hizmetler
Türk Ticaret Kanunu (TTK), şirketlerin hukuki çerçevede faaliyet göstermelerini sağlamak amacıyla çeşitli düzenlemeler içermektedir. Özellikle anonim şirketlerde, pay sahiplerinin bilgi alma ve inceleme hakları, şirket içi şeffaflığın artırılması ve olası hukuki sorunların önlenmesi açısından büyük önem taşır. TTK'nın 437. maddesi, pay sahiplerinin finansal tablolar, yıllık raporlar ve kâr dağıtım önerileri gibi belgeleri inceleme hakkını düzenlemektedir. Bu düzenleme, şirket yönetiminin hesap verebilirliğini artırarak, hukuki ihtilafların önüne geçmeyi sağlayacaktır.
Türk Ticaret Kanunu
Madde 437
(1) Finansal tablolar, konsolide finansal tablolar, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporları ve yönetim kurulunun kâr dağıtım önerisi, genel kurulun toplantısından en az onbeş gün önce, şirketin merkez ve şubelerinde, pay sahiplerinin incelemesine hazır bulundurulur. Bunlardan finansal tablolar ve konsolide tablolar bir yıl süre ile merkezde ve şubelerde pay sahiplerinin bilgi edinmelerine açık tutulur. Her pay sahibi, gideri şirkete ait olmak üzere gelir tablosuyla bilançonun bir suretini isteyebilir.
(2) Pay sahibi genel kurulda, yönetim kurulundan, şirketin işleri; denetçilerden denetimin yapılma şekli ve sonuçları hakkında bilgi isteyebilir. Bilgi verme yükümü, 200 üncü madde çerçevesinde şirketin bağlı şirketlerini de kapsar. Verilecek bilgiler, hesap verme ve dürüstlük ilkeleri bakımından özenli ve gerçeğe uygun olmalıdır. Pay sahiplerinden herhangi birine bu sıfatı dolayısıyla genel kurul dışında bir konuda bilgi verilmişse, diğer bir pay sahibinin istemde bulunması üzerine, aynı bilgi, gündemle ilgili olmasa da aynı kapsam ve ayrıntıda verilir. Bu hâlde yönetim kurulu bu maddenin üçüncü fıkrasına dayanamaz.
(3) Bilgi verilmesi, sadece, istenilen bilgi verildiği takdirde şirket sırlarının açıklanacağı veya korunması gereken diğer şirket menfaatlerinin tehlikeye girebileceği gerekçesi ile reddedilebilir.
(4) Şirketin ticari defterleriyle yazışmalarının, pay sahibinin sorusunu ilgilendiren kısımlarının incelenebilmesi için, genel kurulun açık izni veya yönetim kurulunun bu hususta kararı gerekir. İzin alındığı takdirde inceleme bir uzman aracılığıyla da yapılabilir.
(5) Bilgi alma veya inceleme istemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, ertelenen ve bu fıkra anlamında bilgi alamayan pay sahibi, reddi izleyen on gün içinde, diğer hâllerde de makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu asliye ticaret mahkemesine başvurabilir. Başvuru basit yargılama usulüne göre incelenir. Mahkeme kararı, bilginin genel kurul dışında verilmesi talimatını ve bunun şeklini de içerebilir. Mahkeme kararı kesindir.
(6) Bilgi alma ve inceleme hakkı, esas sözleşmeyle ve şirket organlarından birinin kararıyla kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz.
Ayrıca, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, şirketlerin kuruluşundan tasfiyesine kadar olan süreçte uyulması gereken kuralları belirler. Bu kanun, şirketlerin hukuki altyapısını güçlendirerek, olası risklerin minimize edilmesine katkı sağlar. Özellikle şirket sözleşmelerinin hazırlanması ve denetlenmesi, insan kaynakları uygulamalarının mevzuata uygunluğunun kontrolü gibi konular, önleyici hukuki hizmetlerin temel unsurları arasında yer almaktadır.
Önleyici ve Koruyucu Hukuki Hizmetlerin Faydaları
Önleyici ve koruyucu hukuki hizmetler, şirketlere birçok avantaj sunmayı hedeflemektedir. Hukuki danışmanlık sayesinde, potansiyel sorunlar önceden tespit edilerek, gerekli tedbirler alınır ve böylece hukuki riskler en aza indirilir. Mevzuat değişikliklerinin takibi ve uygulanmasıyla, şirketlerin yasal düzenlemelere tam uyumu sağlanmaktadır.
Hukuki süreçlerin etkin yönetimi, şirketin itibarını korur ve müşteri ile iş ortakları nezdinde güven oluşturmalarını sağlamaktadır. Olası hukuki ihtilafların önlenmesi, uzun ve maliyetli dava süreçlerinin önüne geçerek, şirketin kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlamayı hedefleyecektir.
Koruyucu ve Önleyici Hukuki Hizmetlerin Kapsamı
Sözleşme yönetimi; şirketin taraf olduğu tüm sözleşmelerin hazırlanması, incelenmesi ve müzakere edilmesi, hukuki risklerin önlenmesi açısından kritik bir rol oynamaktadır.
Mevzuat takibi ve uyum; şirket faaliyetlerini etkileyebilecek yasal düzenlemelerin sürekli takibi ve bu değişikliklere uyum sağlanması, ortaya çıkabilecek hukuki uyuşmazlıkları engelleyecektir. İşlerin sorunsuz ilerlemesini sağlayacaktır. Şirket çalışanlarına yönelik düzenli hukuki eğitimler ve farkındalık programları, olası hukuki sorunların önlenmesinde efektif bir yaklaşım sunacaktır.
Sonuç
Türk hukuk mevzuatına göre, şirketlerin önleyici ve koruyucu hukuki hizmetlerden faydalanması, hem yasal uyumun sağlanması hem de olası hukuki risklerin en aza indirilmesi açısından büyük önem taşır. Her şirketin kendi dinamiklerine uygun bir hukuki danışmanlık hizmeti alması, uzun vadede stratejik bir yatırım olarak değerlendirilmelidir.
Haklarınızın korunması ve olası ihlallerin önlenmesi için hukuki sürecin sağlıklı ilerlemesi, hak kaybı yaşamamanız için avukata danışmanızın önemini vurgulayarak bu konuda uzman olan ekibimize danışmanızı öneririz.