Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Davası

Hakaret nedeniyle manevi tazminat davası, hakaret suçundan kaynaklı olan ceza davasından ayrı açılmaktadır. Bu noktada hakaret nedeniyle manevi tazminat davası; hakaret suçuna uğramış ve şeref, haysiyeti, onuru hasar görmüş kişi tarafından ortaya çıkan manevi zararlarının giderilmesi amacını taşımaktadır.

Kişilik hakları, bireyin şahsiyetini oluşturan tüm değerler üzerindeki haklarını ifade etmektedir ve hakaret nedeniyle manevi tazminat davasının konusu da bu kişilik hakları olmaktadır. Hakaret fiili kişilik hakları içerisinde bulunan şeref ve haysiyete yönelik haksız saldırı niteliği taşımaktadır. Kişilik haklarının Türk Hukuk mevzuatımızda Türk Medeni Kanunu 24 ve 25. Maddelerde koruma altına alındığını söyleyebiliriz. İlgili maddeler şu şekildedir:

Madde 24- Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir.

Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır.

Madde 25- Davacı, hâkimden saldırı tehlikesinin önlenmesini, sürmekte olan saldırıya son verilmesini, sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespitini isteyebilir.

Davacı bunlarla birlikte, düzeltmenin veya kararın üçüncü kişilere bildirilmesi ya da yayımlanması isteminde de bulunabilir.

Davacının, maddî ve manevî tazminat istemleri ile hukuka aykırı saldırı dolayısıyla elde edilmiş olan kazancın vekâletsiz iş görme hükümlerine göre kendisine verilmesine ilişkin istemde bulunma hakkı saklıdır.

Manevî tazminat istemi, karşı tarafça kabul edilmiş olmadıkça devredilemez; miras bırakan tarafından ileri sürülmüş olmadıkça mirasçılara geçmez.

Davacı, kişilik haklarının korunması için kendi yerleşim yeri veya davalının yerleşim yeri mahkemesinde dava açabilir.

İlgili maddelere göre hakaret sebebiyle kişilerin şahıs haklarına yönelmiş haksız saldırının yarattığı mağduriyetin giderilmesi talep edilebilmektedir. Saldırının sona ermiş olması, bu etkilerin tamamen ortadan kalktığı anlamına gelmeyebilir. Eğer hakaretin etkileri sürmekte ise, bu durumda da saldırının hukuka aykırılığının tespiti ile birlikte, tazminat sorumluluğuna gidilebilmekte olduğunu belirtebiliriz.

Hakaret nedeniyle manevi tazminat davası konu bakımından halk arasında çokça merak edilen bir konudur. Ve “Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Davası nedir? “ “Hakaretten dolayı manevi tazminat davası açılabilir mi?” “ Hakaretten dolayı ne kadar tazminat alırım? “Küfür ve hakaret cezası kaç TL?” “Küfür tazminat davası?” gibi soruların da cevabını verebileceğimiz bir konu başlığı olmaktadır.

Arıkan Avukatlık olarak makalemiz boyunca “hakaret nedeniyle manevi tazminat, hakaret nedeniyle manevi tazminat davası, hakaret nedeniyle manevi tazminat miktarı, sosyal medya hakaret tazminat davası küfür tazminat davası, hakaret nedeniyle manevi tazminat zamanaşımı, hakaret davası tazminat miktarı 2025, kamu görevlisine hakaret manevi tazminat, TCK hakaret suçu, hakaret suçu cezası, hakaret suçu Yargıtay Kararları” gibi konulara değinmiş olacağız. Bu noktada manevi tazminat ile ilgili daha çok bilgi edinmek isterseniz bağlantıya tıklayarak “Manevi Tazminat Hakkı Ve Türleri İle Hesaplaması” konulu makalemize de erişebilirsiniz.Keyifli okumalar dileriz.

Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Davası 

Hakaret nedeniyle manevi tazminat davası bir hukuk davasıdır. Hakaret suçundan dolayı açılan ceza davası bir ceza davası olup bizim şu anki konumuz olan hakaret nedeniyle tazminat davası bir hukuk davasıdır. Hakaret eyleminden dolayı elem, keder, azap ve zarar gören kişi tarafından açılan bir dava türü olmaktadır. Aynı zamanda kişinin itibarının da zedelenmesi durumu da bir hakaret nedeniyle manevi tazminat davası sebebi olmaktadır.

Hakaret nedeniyle tazminat davasının kabul edilmesi ve gerekli tazminatın davacı tarafa intikali adına gerçekleşmesi gereken bazı şartlar vardır. Bu şartlar şöyledir:

• Hakaret içeren sözlerin kişinin onur, şeref ve saygınlık gibi kişilik haklarını zedeleyecek nitelikte olması gerekir ve bu hususun da tespiti mahkeme tarafından yapılmaktadır.
• Hakaret içeren sözler nedeniyle kişinin elem ve acı, ızdırap içerisinde olması gerekmektedir. Mağdurun elem ve acı içinde olduğunun, sağlık raporu gibi hayatın akışına ilişkin çeşitli verilerle ispat edilmesi mümkün olmaktadır, yapılması tavsiye edilir.
• Hakaret içeren sözler nedeniyle kişinin sosyal hayatının veya prestijinin zarara uğraması, itibarının zedelenmesi gerekmektedir.
• Manevi tazminat davasının zamanaşımı süreleri içinde açılması gerekmektedir. Hakaret nedeniyle manevi tazminat davası zamanaşımı süresi, hakaret içeren ifadelerin mağdur tarafından öğrenilmesinden itibaren 2 yıl, her halde 10 yıldır. 

Hakaret suçuna maruz kalan kişilerin şeref, onur, saygınlık itibar, sosyal çevre, marka, iyibar gibi sahip olduğu birtakım kişilik haklarının ve prestijlerinin zarara uğradığını ve bu davanın da sebebinin bu zararlar olduğunu söyleyebiliriz. Şeref, saygınlık, onur, itibar gibi kavramlar, kişilik hakları içerisinde yer almaktadır. Bu noktada diyebiliriz ki hakaret suçu, kişilerin kişilik haklarını doğrudan zedelemektedir.

Hakaret Suçu 

Hakaret suçu Türk Ceza Kanunu’muzun “Şerefe Karşı Suçlar” bölümünde 125. Maddesinde düzenlenmektedir. Buna göre Türk Ceza Kanunu madde 125 şu şekildedir:

“Hakaret

Madde 125- (1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden (...)[55] veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.

(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.

(3) Hakaret suçunun;

1. a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,
2. b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,
3. c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,

İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.

(4) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.

(5) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.”

Hakaret suçu şikayete bağlı bir suç olup hakaretişn öğrenildiği tarihten itibaren altı ay içerisinde, hakarete maruz kalan kişi tarafından açılabilmektedir. Bu noktada hakarete maruz kalmış kişinin ölmesi veyahut ölmüş kişinin hatırasına hakaret edilmesi hallerinde de ölenenin ikinci dereceye kadar alt ve üstsoyu, eşi ve kardeşleri şikayette bulunma hakkına sahip olmaktadırlar.

Hakaret suçunun şikayete tabi olmasının istisnası ise bu suçun kamu görevlisine karşı işlenmesi olmaktadır. Kamu görevlisi her ne kadar şikayet etmese ya da şikayetini geri çekse dahi hakaret suçu kamu görevlisine karşı işlendiği için yargılama süreci devam etmekte olacaktır. Ezcümle hakaret suçunun şikayete bağlılığının istisnasını ise “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret” oluşturmaktadır. Bu noktada kamu görevlisine hakaret manevi tazminat durumu da söz konusu olacaktır.

Hakaret Suçu Nedeniyle Tazminat Davası 

Kişilik hakları kişinin şerefi, haysiyeti, itibarı ve ve kişiliğini oluşturan değerler olmaktadır bu noktada hakaret suçu da kişinin kişilik haklarından “şeref ve haysiyetine” karşı işlenen bir suç tipi olmaktadır.

Hakaret fiili hem ceza hukukuna göre bir suç tipi hem de tazminat sebebi olmaktadır. Bu noktada hakaret kişinin şeref ve haysiyet haklarına karşılık yapılan bir eylem olmakta ve ceza hukukumuzda karşılığı bir suç tipi olup, tazminat hukukumuzda da tazminat sebebi olmaktadır.

Türk Medeni Kanunu madde 24 ve 25 gereğince de kişinin kişilik hakları koruma altındadır.

“Madde 24- Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir.

Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır.”

Madde 25- Davacı, hâkimden saldırı tehlikesinin önlenmesini, sürmekte olan saldırıya son verilmesini, sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespitini isteyebilir.

Davacı bunlarla birlikte, düzeltmenin veya kararın üçüncü kişilere bildirilmesi ya da yayımlanması isteminde de bulunabilir.

Davacının, maddî ve manevî tazminat istemleri ile hukuka aykırı saldırı dolayısıyla elde edilmiş olan kazancın vekâletsiz iş görme hükümlerine göre kendisine verilmesine ilişkin istemde bulunma hakkı saklıdır.

Manevî tazminat istemi, karşı tarafça kabul edilmiş olmadıkça devredilemez; miras bırakan tarafından ileri sürülmüş olmadıkça mirasçılara geçmez.

Davacı, kişilik haklarının korunması için kendi yerleşim yeri veya davalının yerleşim yeri mahkemesinde dava açabilir.”

Davacı, hâkimden saldırı tehlikesinin önlenmesini, sürmekte olan saldırıya son verilmesini, sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespitini isteyebilmekteir. Bu noktada Sürmekte olan saldırı veyahut önlenmiş olan saldırı bakımından davacı bunlarla birlikte, düzeltmenin veya kararın üçüncü kişilere bildirilmesi ya da yayımlanması isteminde de bulunabilmektedir. 

Kişilik haklarına saldırının sona ermesine karşın olumsuz etkilerin devam etmesi halinde ise saldırının hukuka aykırılığının tespiti ve hak ihlali gerekçesiyle tazminat sorumluluğuna gidilebilir. Bu tazminatın da yasal dayanağı Türk Medeni Kanunu madde 25/3 ve Türk Borçlar Kanunu madde 58 olmaktadır.

“Türk Borçlar Kanunu madde 58:

MADDE 58- Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Hâkim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına hükmedebilir.”

Hakaret fiili özel hukukta kişilik haklarına aykırı haksız fiil olup kusur unsurunu barındırmaktadır. Bu noktada da Türk Borçlar Kanunu madde 49 haksız fiilden kaynaklı sorumluluğun doğması için yeterli olmaktadır.

Türk Borçlar Kanunu maddde 49

MADDE 49- 

Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. 

Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.

Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Davası Şartları

Hakaret nedeniyle manevi tazminat davasının şartları şu şekilde sıralanabilmektedir:

• Hakarete sebep olan fiil veya işlem.
• Hakarete sebep olan fiil veya işlemin kişinin kişilik haklarına karşı olması.
• Kişinin kişilik haklarının hakaretten dolayı zedelenmesi.
• Hukuka aykırı ve kusurlu bir haksız fiil olan hakaret işlemi veya eylemi
  
  

Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Davası Nedir? 

Hukuka aykırı bir işlem veyahut eylemden dolayı kişinin kişilik haklarına karşı verilen zarardan ötürü açılan bir dava olmaktadır. Manevi zarar, kişilik haklarına saldırı sonucunda ortaya çıkıp manevi tazminat davası ile giderilmektedir.

Hakaret bir haksız saldırı olup aynı zamanda suç teşkil eden ve karşı tarafa zarar veren bir eylem veya işlem olmaktadır. Bu noktada da kişide bıraktığı hasarların giderilmesi amacıyla manevi tazminat sorumluluğuna gidilebilmektedir.

Hakaretin Suç Olmadığı Durumlarda Manevi Tazminat 

Hukuka aykırı, kusurlu yani haksız fiil niteliğindeki bir hakaret tazminat hukukunda tazminat sebeebi olurken ceza hukukunda ceza davası sebebei olamayabilir. Ceza yargılamasında yapılan hakaret işlemi bir suç tipine uymadığından ceza davasına konu olamayabilir ama hukuk davasına yani tazminat davasına konu olabilir.

Konumuza bir örnek olarak kişinin gıyabında hakareti örnek verebiliriz. Gıyapta hakaret, mağdurun bulunmadığı ortamda yapılan hakaret anlamına gelir olup üç kişiyle ihtilat etmemesi halinde suçun tipiklik unsuru eksik olması gerekçesiyle suç oluşturmasa da, failin; ahlaka aykırı eylemlerden dolayı meydana gelen zararlardan ötürü zararı tazmin yükümlülüğü bulunmaktadır.

Hakaret Davasında Ne Kadar Tazminat Alınır? 

Manevi tazminat hesabı açısından kanun herhangi bir formül veya cetvel koymamıştır. Bundan dolayı manevi tazminat hesabı yaparken elimizde bazı yol göstericiler ve incelenmesi gerekilen bazı unsurlar vardır. Bu unsurlar şöyledir:

• Hakaret eyleminin ağırlığı
• Tarafların hayat koşulları ve şahsiyeti
• Hakaretin ne şekilde edildiği veya aleniyeti
• Hakareti kimlerin duyduğu 

Bu unsurlar genel olarak incelenir ve somut olaya göre bir manevi tazminat değerlendirmesi yapılmaktadır.

Manevi tazminat değerlendirmesi ve belirlenmesi yapılırken dikkat edilmesi gerekilen iki husu avrdır. Bunlar şu şekildedir:

• Manevi tazminat zenginleşme aracı olamaz.
• Kişiyi yoksulluğa düşürecek manevi tazminat belirlenemez.

Bu hususlar da göz önünde bulundurularak hakim bir manevi tazminat takdir edecektir.

Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Davası Ne Kadar Sürer? 

Ülkemizde mahkemelerin yoğunluğu ve kurumların işleyişi çokça yoğundur. Bu yoğunluktan dolayı davalar kesin bir tarihte biter demek doğru olmamaktadır. Çünkü mahkeme iş yükü ve yoğunluğu davanın ömür süresini değiştirebilmektedir. Fakat hakaret nedeniyle açılan tazminat davasının aşağı yukarı bir yıl sürebileceğini belirtebilmekteyiz.

Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Davası Avukat Ücreti ve Dava Masrafları

Her sene İstanbul Barosu asgari ücret tarifesi belirlemektedir. Bu ücet tarifesi baz alınarak avukat ve müvekkil aralarında bir ücret belirleyebilmektedirler.

İstanbul Barosu’nun ücret tarifesi bağlayıcı değildir sadece asgari ücretleri gösteren bir yol göstericidir. Avukat ve müvekkil aralarında ücreti belirleyebilirler.

Hakaret Nedenli Tazminat Davasında Zamanaşımı 

Kanun koyucu kimseyi hayatı boyunca sürecek bir tazminat borcundan yükümlü tutmak istememektedir, kişi suçlu olsa bile. Bundan dolayı da bu dava türü için bir zamanaşımı süresi söz konusudur.

Suç teşkil etmeyen haksız fiil niteliğindeki hakaret için zamanaşımı süresi: Kimin hakaret ettiğinin öğrenilmesinden itibaren iki yıl ve her halde hakaret etme eyleminin ardından on yıl geçmesi ile sonra sona ermektedir.

Suç teşkil eden haksız fiil niteliğindeki hakaret açısından da ceza kanununda öngörülen zamanaşımı süresi kullanılmaktadır. Türk Ceza Kanunu madde 66’ da bu zamanaşımı süresi hakaret suçu için ise 8 yıllık dava zamanaşımı süresi olarak öngörülmüştür. Öte yandan ceza kanunundaki temel dava zamanaşımı süresi geçse bile, ceza davası devam ediyorsa yani uzamış dava zamanaşımı devreye girmişse, ceza davası devam ettiği müddetçe de tazminat davası açılabilmektedir.

Hakaret Nedenli Manevi Tazminat Davaları Nerede Açılır?

Hakaret sebebiyle açılan manevi tazminat davlarında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleri olmaktadır. Yetkili mahkeme bakımından da diyebiliriz ki davacının yerleşim yeri mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemesi manevi tazminat davalarında yetkili mahkeme olmaktadır.

Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Hakkında Yargıtay Kararları 

4. Hukuk Dairesi 2013/8305 E. , 2013/9874 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı ... vekili Avukat... tarafından, davalı ... aleyhine 11/12/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine dair verilen 11/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, maddi ve manevi tazminat davasıdır. Mahkemece, görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalının eşi ile evlilik dışı birliktelik yaşadığını aralarının bozulmasına neden olduğunu, telefonda kendisine hakaret ettiğini bu nedenle kişilik haklarının ihlal edildiğini belirterek manevi tazminat; yine eşinin davalıya mal kaçırma amacıyla (evlilik birliğinin devamı sırasında mal ortaklığı sözleşmelerinin olması nedeniyle) taşınmaz mal alması ve bu malların mal ortaklığına dahil olmaması nedeniyle maddi tazminat istemiştir.
Mahkemece, davanın mal rejiminin tasfiyesi davası olduğu, görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
Dava dilekçesi incelendiğinde aldatma ve hakaret eylemleri nedeniyle manevi tazminat istemi yanında dayanağı anlaşılamayan maddi tazminat isteminde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Bu durum da davacı tarafa maddi tazminat isteminin dayanağı açıklattırılarak; mal rejimi tasfiyesi davası ise davanın bu kısım isteminin dosyadan tefriki ile Aile Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken tamamen Asliye Hukuk Mahkemesinin görevinde olan aldatma ve hakaret eylemine dayalı manevi tazminat istemi yönünden de görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

4.  Hukuk Dairesi 2012/5089 E. , 2012/7322 K.
   
   

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 23/03/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 04/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur.
Tazminat davasına konu eylem, aynı zamanda hakaret suçu niteliğindedir. Tazminat istemi, cezayı gerektiren bir eylemden doğmuş bulunursa, Borçlar Kanunu’ndaki zamanaşımı süresi yerine, daha uzun süreli ceza davası zamanaşımı süresi göz önünde bulundurulur. (BK m.60/2) 5237 sayılı TCK'nun 125. maddesinde düzenlenen hakaret suçunun ceza davası zamanaşımı süresi, TCK'nun 66/e maddesi uyarınca sekiz yıldır. Şu durumda, BK'nun 60/2. maddesinde öngörülen uzamış ceza davası zamanaşımı süresi dolmamıştır. Uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekir. Karar, bu bakımdan yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Davası Avukat Desteği

Arıkan Hukuk Bürosunun temel çalışma alanlarından biri olan Tazminat Hukuku, zararın doğmasına sebebiyet veren olayın doğurmuş olduğu zarar tazminine yönelik hakları kapsayan uyuşmazlıkları konu alır. Bu uyuşmazlıklara dair hak talepleri için Tazminat Hukuku Avukatı vasıtasıyla maddi ve manevi tazminat talep edilebilir. 

Maddi ve Manevi Tazminat Davalarına Konu Uyuşmazlıklar İse Temelde Şunlardır:

• İş Kazası
• Trafik Kazası Sebebiyle Tazminat
• Mesleki Malpraktis(Doktor Hatası ve Yanlış Tedavi) Sebebiyle Tazminat
• Kişilerin Birbirine Vermiş Olduğu Zararlar(Hakaret, tehdit, yaralama, cinayet vs)
• Ölüm Nedeniyle Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
• Yaralama Sebebiyle Kalıcı veya Geçici Maluliyet(Engel) Sebebiyle Tazminat
• Malvarlığına Verilen Zararlar Nedeniyele Tazminat
• Telif ve Marka Haklarının İhlali Sebebiyle Tazminat
• Boşanma ve Nişanın Bozulması Sebebiyle Tazminat 

Maddi Tazminat bedeli belirlenirken, ortaya çıkan haksızlıkta tarafların kusur oranları, doğan zararın büyüklüğü ve bunun maddi karşılığı bilirkişi aracılığıyla tespit edilerek tazmin edilir. Manevi Tazminat ise tarafların talebi ve hakimin taktiri ile belirlenerek tazminat haklarına kavuşulması mümkündür. 

Hukuk süreçlerinde en önemli konu sonrasında sorun yaşamamak adına bu tarz durumları bir avukat eli ile yürütmektir. Manevi tazminat avukatı somut olayda hukuki temelin oluşturulması ve dava süreçlerine yön verilmesi ile birlikte mağduriyetlerin ortadan kaldırılması noktasında avukatın desteği yadsınamayan bir gerçektir. Bu alanda hizmet veren Arıkan Hukuk Bürosu yaşadığınız problemlerde sizlere destek olmaya devam etmektedir.