Müsadere Nedir? İtiraz ve Tedbirlerin Kaldırılma Süreci

  • Ana Sayfa
  • Blog
  • Müsadere Nedir? İtiraz ve Tedbirlerin Kaldırılma Süreci
Müsadere Nedir? İtiraz ve Tedbirlerin Kaldırılma Süreci

- İçindekiler -

  1. Müsadere Nedir?
  2. Eşya (Mal) Müsaderesi Nedir?
  3. Eşya (Mal) Müsaderesi Şartları Nelerdir?
  4. Kazanç Müsaderesi Nedir?
  5. Kazanç Müsaderesinin Şartları Nelerdir?
  6. Müsadere Zamanaşımı Kaç Yıldır?
  7. Kaçakçılık Kanununa Göre Müsadere Nedir?
  8. Müsadere Kararının Kaldırılması Talebi
  9. Müsadere Kararı İnfaz Zamanaşımı
  10. Müsadere Yargıtay Kararları

Müsadere Kararı ile Karşı Karşıya mısınız? Mal Varlığına El Koyma Süreci ve İtiraz Yolları

Müsadere, Türk Ceza Kanunu madde 54 ve 55’te düzenleme alanı bulan, Türk ceza hukuku gereğince bir güvenlik tedbiri olup bir ceza müessesesi değildir.

Makalemiz boyunca “müsadere nedir, müsadere sistemi, müsadere sistemi nedir, müsadere ne demek, müsadere usulü nedir, müsadere sistemi ne demek, müsadere usulü, müsadere uygulaması nedir, müsadere sistemi amacı, müsadere hukukta ne demek, özel müsadere nedir, müsaderesine karar verilmesi ne demek, kazanç müsaderesi, ruhsatlı silah müsaderesi, genel müsadere cezası nedir, eşya müsaderesi nedir” konularını detaylıca incelemiş olacağız.

Hemen belirtelim ki Anayasa madde 38 gereğince Türk Ceza Hukuku’nda genel müsadere, yani kişinin tüm malvarlığı üzerinde müsadere yasak olup özel müsadere kabul edilmektedir. Bu noktada da özel müsadere gereğince müsadere edilecek eşya veya kazancın işlenen suç ile ilgisi olmalıdır.

Diyebiliriz ki bir eşyanın veya kazancın müsadere edilebilmesi için ön koşulumuz, o eşyanın veya kazancın işlenen suç ile ilgisi olmasıdır. İşlenen suç ile ilgisi olmayan eşya, kazanç, para gibi malvarlığı değerleri müsadere edilememektedir.

Uygulamada müsadere yerine eşyanın imhası veya tasfiyesine mahkemece karar verildiği görülebilir. Burada eşyanın imhasından veya tasfiyesinden ziyade müsadereye gidilmesi uygun olmaktadır kanaatindeyiz.

Arıkan Hukuk Bürosu Ceza Hukuku Hizmetleri

Arıkan Hukuk Bürosu olarak Ceza Hukuku alanında profesyonel hukuk hizmeti vermekteyiz. Ceza Hukuku, bireylerin toplum düzenine ve hukuki normlara aykırı davranışlarının belirlenmesi ve bu davranışların hukuki sonuçlarının düzenlenmesi ile ilgilenen bir hukuk dalıdır. Türk hukuk sisteminde ceza hukuku, kamu düzenini korumak ve bireylerin temel hak ve özgürlüklerini güvence altına almak amacıyla önemli bir rol üstlenir.

Ceza Hukuku kapsamına giren konular arasında öne çıkanlar şunlardır:

  • Şahsa Karşı Suçlar: Adam öldürme, yaralama, tehdit, hakaret gibi suçlar.
  • Malvarlığına Karşı Suçlar: Hırsızlık, dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma gibi suçlar.
  • Topluma Karşı Suçlar: Kamu düzenini, güvenliğini ve sağlığını etkileyen suçlar.
  • Devlet Düzenine Karşı Suçlar: Devletin işleyişine zarar veren suçlar; örneğin terör suçları veya rüşvet.

Ceza hukuku süreçleri titizlikle yürütülmeli ve her bireyin adil yargılanma hakkı korunmalıdır. Eğer ceza hukuku kapsamına giren bir hukuki sorunla karşı karşıyaysanız ve profesyonel hukuk hizmeti almak istiyorsanız, Arıkan Avukatlık ile iletişime geçebilirsiniz.

1. Müsadere Nedir?

İşlenen suçla ilgili bazı eşyanın veya kazancın mülkiyetinin devlete aktarılmasını sağlayan güvenlik tedbirine müsadere denmektedir. Anayasa madde 38 gereğince Türk Ceza Hukuku’nda genel müsadere, yani kişinin tüm malvarlığı üzerinde müsadere yasak olup özel müsadere kabul edilmektedir. Bu noktada da özel müsadere gereğince müsadere edilecek eşya veya kazancın işlenen suç ile ilgisi bulunmalıdır.

İşlenen suç ile ilgisi olmayan eşya, kazanç, para gibi malvarlığı değerleri müsadere edilememektedir. Uygulamada müsadere yerine eşyanın imhası veya tasfiyesine mahkemece karar verildiği görülebilir. Burada eşyanın imhasından veya tasfiyesinden ziyade müsadereye gidilmesi daha uygun olmaktadır.

Müsadere Çeşitleri

Türk Ceza Kanunu’nda iki çeşit müsadere düzenlenmektedir:

  • Eşya (mal) müsaderesi: TCK madde 54’te düzenlenmiş olup işlenen suçla ilgili olan belirli bir eşyanın müsaderesi ile ilgilidir.
  • Kazanç (para) müsaderesi: TCK madde 55’te düzenlenmiş olup suç neticesinde elde edilen veya suçun işlenmesine kaynak oluşturan maddi menfaatlerin müsadere edilmesi şeklinde olmaktadır.

Kabahatlerde Müsadere

5326 sayılı Kabahatler Kanunu madde 18/1:

Kabahatin konusunu oluşturan veya işlenmesi suretiyle elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesine, ancak kanunda açık hüküm bulunan hallerde karar verilebilir.

İlgili maddeye göre kabahatler bakımından müsadere, kabahatin konusunu oluşturan veya işlenen kabahat neticesinde elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesi şeklinde söz konusu olmaktadır.

Tüzel Kişilerde Müsadere

Türk Ceza Kanunu madde 60/2:

Müsadere hükümleri, yararına işlenen suçlarda özel hukuk tüzel kişileri hakkında da uygulanır.

Buna göre tüzel kişiler; dernek, vakıf, şirket gibi kurumsal yapıları olan kuruluşlar olmaktadır. Özel hukuk tüzel kişisinin yararına suç işlenmesi halinde, yararına suç işlenen tüzel kişi hakkında eşya müsaderesi veya kazanç müsaderesi hükümleri uygulanabilmektedir.

Müsadere Usulü Nedir?

Müsadere usulü, Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen bir güvenlik tedbiridir. Türk Ceza Kanunu ve T.C. Anayasası madde 38 gereğince ceza hukukumuzda genel müsadere söz konusu olmayıp özel müsadere söz konusudur. Genel müsadere, yani kişinin tüm malvarlığı üzerinde müsadere yasak olup, yalnızca suçla irtibatlı eşya veya kazançlar yönünden özel müsadere kabul edilmektedir.

Bir de kabahatler bakımından müsadere ve tüzel kişiler bakımından müsadere söz konusu olup bunlar gerçek kişiler bakımından müsadereden ayrı olarak değerlendirilir. Buna göre kabahatlerde müsadere; kabahatin konusu olan eşyanın veya işlenen kabahat neticesinde elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesi şeklinde, tüzel kişilerde müsadere ise özel hukuk tüzel kişisinin yararına suç işlenmesi halinde, yararına suç işlenen tüzel kişi hakkında eşya veya kazanç müsaderesi hükümlerinin uygulanması şeklinde ortaya çıkmaktadır.

Sonuç olarak, müsadere usulü bir suçla ilgili olan eşyanın veya kazancın mülkiyetinin devlete geçirilmesidir. Eşya ve kazanç müsaderesi olmak üzere iki türlüdür. Kabahatler ve tüzel kişiler bakımından da müsadere usulü söz konusu olabilmektedir.

Müsadere kararı verilmesi gereken hâllerde, kamu davası açılmamış veya kamu davası açılmış olup da esasla beraber bir karar verilmemişse; karar verilmesi için, Cumhuriyet savcısı veya katılan, davayı görmeye yetkili mahkemeye başvurabilmektedir.

Kamu davası açılmış olup da iade edilmesi gereken eşya veya malvarlığı değerleri ile ilgili olarak esasla birlikte bir karar verilmemiş olması hallerinde de mahkemece re’sen veya ilgililerin istemi üzerine bunların iadesine karar verilmektedir.

Ceza Muhakemesi Kanunu madde 256, 257:

Madde 256 – (1) Müsadere kararı verilmesi gereken hâllerde, kamu davası açılmamış veya kamu davası açılmış olup da esasla beraber bir karar verilmemişse; karar verilmesi için, Cumhuriyet savcısı veya katılan, davayı görmeye yetkili mahkemeye başvurabilir.

(2) Kamu davası açılmış olup da iade edilmesi gereken eşya veya malvarlığı değerleri ile ilgili olarak esasla birlikte bir karar verilmemiş olması durumunda, mahkemece re'sen veya ilgililerin istemi üzerine bunların iadesine karar verilir.

Madde 257 – (1) 256 ncı maddeye göre verilmesi gereken kararlar, duruşmalı olarak verilir.

(2) Müsadere veya iade olunacak eşya veya diğer malvarlığı değerleri üzerinde hakkı olan kimseler de duruşmaya çağrılır. Bu kişiler, sanığın sahip olduğu hakları kullanabilirler.

(3) Çağrıya uymamaları, işlemin ertelenmesine neden olmaz ve hükmün verilmesini engellemez.

2. Eşya (Mal) Müsaderesi Nedir?

Türk Ceza Kanunu gereğince bir suçun müeyyidesi olan yaptırımlar cezalar ve güvenlik tedbirleri olarak adlandırılmaktadır. Buna göre de hem eşya müsaderesi hem de kazanç müsaderesi birer güvenlik tedbiri şeklinde yaptırım olmaktadır.

Ceza hukukunda cezalar ve güvenlik tedbirleri ayrımının olmasının sebebi; ceza yaptırımının failin kusurluluğu üzerine inşa edilirken, güvenlik tedbirinin failin tehlikelilik hali üzerine inşa edilmesidir.

Müsaderenin güvenlik tedbiri olmasının sonuçları şu şekildedir:

  • Kazanılmış hak, tamamlanmış ve kişiye özgü lehte sonuçlar doğurmuş bir hukuki işlemin hukuk sistemi tarafından tanınması ve korunması anlamına geldiğinden, müsadereye ilişkin verilen mahkeme kararlarında kazanılmış hak durumu bulunmamaktadır.
  • Mahkemenin bir eşya veya paranın müsadere edilmesi gerektiği halde müsadere konusunda karar vermemesi bile sanık açısından kazanılmış hak durumu oluşturmamaktadır. Mahkeme, sonradan da müsadere konusunda karar verebilir.
  • Bir eşya veya kazanç için müsadere hükümlerinin uygulanması için suç işlenmesi zorunlu olsa bile, mahkeme tarafından mutlaka mahkumiyet kararı verilmesi şart değildir. Yani yargılanan kişiler hakkında beraat kararı verilse bile suç ile ilgili olan eşya veya kazanç müsadere edilebilmektedir.
  • Mahkemenin verdiği müsadere kararının infazı için infaz zamanaşımı süresi, hükmün kesinleşmesinden itibaren 20 yıl olmaktadır.

3. Eşya (Mal) Müsaderesi Şartları Nelerdir?

Türk Ceza Kanunu madde 54:

(1) İyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla, kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın müsaderesine hükmolunur. Suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan eşya, kamu güvenliği, kamu sağlığı veya genel ahlak açısından tehlikeli olması durumunda müsadere edilir. Eşyanın üzerinde iyiniyetli üçüncü kişiler lehine tesis edilmiş sınırlı ayni hakkın bulunması hâlinde müsadere kararı, bu hak saklı kalmak şartıyla verilir.

(2) Birinci fıkra kapsamına giren eşyanın, ortadan kaldırılması, elden çıkarılması, tüketilmesi veya müsaderesinin başka bir surette imkansız kılınması halinde; bu eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilir.

(3) Suçta kullanılan eşyanın müsadere edilmesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırı olacağı anlaşıldığında, müsaderesine hükmedilmeyebilir.

(4) Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşya, müsadere edilir.

(5) Bir şeyin sadece bazı kısımlarının müsaderesi gerektiğinde, tümüne zarar verilmeksizin bu kısmı ayırmak olanaklı ise, sadece bu kısmın müsaderesine karar verilir.

(6) Birden fazla kişinin paydaş olduğu eşya ile ilgili olarak, sadece suça iştirak eden kişinin payının müsaderesine hükmolunur.

Eşya yani mal müsaderesine uygulamada sıkça rastlanmaktadır ve TCK madde 54 gereğince eşya müsaderesinin bazı şartları söz konusudur. Bu şartlar özetle şöyledir:

  • Müsadere konusu eşya iyiniyetli üçüncü kişiye ait olmamalıdır: Müsadere konusu eşya suçla ilgili olsa dahi iyiniyetli üçüncü kişiye aitse müsadere edilemez. Üçüncü kişi, kendisine ait eşyanın suçta kullanıldığını bilmiyorsa iyiniyetli sayılmaktadır; bilmesi halinde ise kötüniyetli sayılır ve eşyası müsadere edilebilir.
  • Eşyanın bir kısmının müsaderesi: Eşyanın tümünün değil de bir kısmının müsadere edilmesi gerekmekte ise, eşyanın tümüne zarar verilmeksizin müsadere edilecek kısmı ayrılarak müsadere edilir.
  • Paydaşlık durumunda müsadere: Suçta kullanılan eşyanın üzerinde paydaşlık varsa, sadece suç ile bağı olan ilgili paydaşın payı müsadere edilmektedir.
  • Kasten işlenen suç: Müsaderenin mümkün olabilmesi için suçun kasten işlenmesi gerekmektedir. Taksirli suçlarda müsadere mümkün değildir.
  • Suç ile eşya arasında bağlantı: Müsadere konusu olan eşya ve kazanç ile suçun bir bağlantısının olması gerekir ve bu bağlantı üç şekilde tespit edilir:
    • Suçun işlenmesinde bizzat kullanılan eşya müsadere edilebilmektedir.
    • Suçun işlenmesine tahsis edilen eşya müsadere edilebilmektedir.
    • Suçtan elde edilen eşya müsadere edilebilmektedir.
  • Tehlikeli eşya: Suçta kullanılmak üzere hazırlanmış para üzerinde değil, suçta kullanılması kamuya tehlike oluşturacak bir para veya eşya üzerinde müsadere uygulanabilmektedir.
  • Sınırlı ayni haklar: Müsadere edilecek eşyanın üzerinde iyiniyetli üçüncü kişiler lehine tesis edilmiş sınırlı ayni hak (ipotek, sükna hakkı vs.) varsa müsadere kararı, bu hak saklı kalmak şartıyla verilmektedir.
  • Orantılılık ilkesi: Müsadere, mülkiyet hakkına çok ağır bir müdahaledir. Bu nedenle mülkiyet hakkına müsadere yoluyla yapılan müdahalenin işlenen suç ile orantılı olması gerekmektedir.
  • Kaim değer üzerinden müsadere: Müsadereye konu eşyanın tüketilip müsadere edilemeyecek şekilde var olmaması halinde, o malın kaim değeri üzerinden müsadere yapılmaktadır.

TCK madde 54/2 de bu durumu, “Eşyanın, ortadan kaldırılması, elden çıkarılması, tüketilmesi veya müsaderesinin başka bir surette imkansız kılınması halinde; bu eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilir.” şeklinde düzenlemiştir.

Suçta kullanılmasa bile yasak olan her türlü eşya da müsadere edilebilmektedir.

4. Kazanç Müsaderesi Nedir?

Türk Ceza Kanunu madde 55:

(1) Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verilir. Bu fıkra hükmüne göre müsadere kararı verilebilmesi için maddi menfaatin suçun mağduruna iade edilememesi gerekir.

(2) Müsadere konusu eşya veya maddi menfaatlere elkonulamadığı veya bunların merciine teslim edilmediği hallerde, bunların karşılığını oluşturan değerlerin müsaderesine hükmedilir.

(3) Bu madde kapsamına giren eşyanın müsadere edilebilmesi için, eşyayı sonradan iktisap eden kişinin 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun iyiniyetin korunmasına ilişkin hükümlerinden yararlanamıyor olması gerekir.

İlgili madde gereğince diyebiliriz ki kazanç müsaderesi, uygulamada her ne kadar “para müsaderesi” olarak bilinse de kazanç ifadesi yalnızca parayı değil, paradan farklı ekonomik değerleri de kapsar. Kazanç müsaderesi, suç işleyerek kazanç elde etmeyi engellemek için düzenlenmiş bir güvenlik tedbiridir.

Uygulamada özellikle zimmet suçu, dolandırıcılık suçu, ihaleye fesat karıştırma suçu, uyuşturucu madde ticareti suçu gibi suçlarda kazanç müsaderesi, işlenen suç nedeniyle elde edilen ekonomik değerler bakımından gündeme gelmektedir.

Kazanç müsaderesinin dört hali bulunmaktadır:

  • Suçun bizzat konusu olan maddi menfaatler kazanç müsaderesine konu olmaktadır.
  • Suçun işlenmesiyle elde edilen maddi menfaatler müsadere konusu olabilmektedir.
  • Suçun işlenmesi için temin edilen maddi menfaatler kazanç müsaderesine konu olabilmektedir.
  • Suçun konusu olan veya suçun işlenmesiyle elde edilen veya suçun işlenmesi için temin edilen maddi menfaatlerin değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan her türlü ekonomik değer, kazanç müsaderesine konu olup müsadere edilebilmektedir.

Türk Ceza Kanunu madde 54/1, 2:

(1) İyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla, kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın müsaderesine hükmolunur. Suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan eşya, kamu güvenliği, kamu sağlığı veya genel ahlak açısından tehlikeli olması durumunda müsadere edilir. Eşyanın üzerinde iyiniyetli üçüncü kişiler lehine tesis edilmiş sınırlı ayni hakkın bulunması hâlinde müsadere kararı, bu hak saklı kalmak şartıyla verilir.

(2) Birinci fıkra kapsamına giren eşyanın, ortadan kaldırılması, elden çıkarılması, tüketilmesi veya müsaderesinin başka bir surette imkansız kılınması halinde; bu eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilir.

Kazanç müsaderesine konu olan şey sonradan iyiniyetli üçüncü kişinin mülkiyetine geçmiş olabilir. Bu durumda da üçüncü kişinin iyiniyetli olup olmadığına bakılacaktır. Üçüncü kişi, kazanç müsaderesi konusu olan şeyin suçta kullanıldığını bilmiyorsa ve bilebilecek durumda da değilse iyiniyetli kabul edilir ve mülkiyet hakkı korunur. Kişinin, kazanç müsaderesi konusu olan şeyin mülkiyetine geçirilmesi esnasında suçla bağlantısını biliyor veya bilebilecek durumda ise kötüniyetli kabul edilir ve o şey müsadereye tabi olur.

Türk Ceza Kanunu madde 54/3:

Suçta kullanılan eşyanın müsadere edilmesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırı olacağı anlaşıldığında, müsaderesine hükmedilmeyebilir.

5. Kazanç Müsaderesinin Şartları Nelerdir?

Türk Ceza Kanunu madde 55:

(1) Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verilir. Bu fıkra hükmüne göre müsadere kararı verilebilmesi için maddi menfaatin suçun mağduruna iade edilememesi gerekir.

(2) Müsadere konusu eşya veya maddi menfaatlere elkonulamadığı veya bunların merciine teslim edilmediği hallerde, bunların karşılığını oluşturan değerlerin müsaderesine hükmedilir.

(3) Bu madde kapsamına giren eşyanın müsadere edilebilmesi için, eşyayı sonradan iktisap eden kişinin 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun iyiniyetin korunmasına ilişkin hükümlerinden yararlanamıyor olması gerekir.

Kazanç müsaderesi bir güvenlik tedbiri olup suç işleyerek kazanç elde etmeyi engellemek amacıyla düzenlenmiştir. Uygulamada özellikle zimmet, dolandırıcılık, ihaleye fesat karıştırma, uyuşturucu madde ticareti gibi suçlarda kazanç müsaderesi, suç nedeniyle elde edilen ekonomik değerler bakımından uygulanmaktadır.

Kazanç müsaderesinin şartları, genel müsadere şartları ile paralel ve uyumlu olup özetle şu şekildedir:

  • Kasten işlenen bir suç bulunmalıdır.
  • Müsadereye konu bir eşya veya maddi menfaat bulunmalıdır.
  • Kasten işlenen suç ile eşya/menfaat arasında bağlantı olmalıdır:
    • Suçun işlenmesinde eşyanın kullanılması,
    • Suçun işlenmesine eşyanın tahsis edilmesi,
    • Eşyanın suç sonucunda meydana gelmesi,
    • Eşyanın suç işlenmesinde kullanılması için hazırlanması durumlarında suç ile eşya arasında bağlantı bulunduğu kabul edilir.
  • Söz konusu eşya veya menfaat iyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamalıdır.

6. Müsadere Zamanaşımı Kaç Yıldır?

Müsadere, Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen bir güvenlik tedbiridir. Buna göre müsaderenin genel şartları tekrar hatırlatılacak olursa:

  • Kasten işlenen bir suç işlenmiş olması gerekmektedir.
  • Müsadereye konu bir eşya bulunması gerekmektedir.
  • Kasten işlenen suç ile eşya arasında bağlantı bulunması gerekmektedir (suçun işlenmesinde eşyanın kullanılması, suçun işlenmesine tahsis edilmesi, eşyanın suç sonucunda meydana gelmesi, eşyanın suç işlenmesinde kullanılması için hazırlanması).
  • Söz konusu eşya iyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamalıdır.

Müsadere bakımından infaz zamanaşımı bulunmaktadır. Mahkemenin verdiği müsadere kararının infazı için infaz zamanaşımı süresi, hükmün kesinleşmesinden itibaren 20 yıl olmaktadır. Aksi takdirde kararın infaz kabiliyeti kalmayacaktır.

Eşya veya kazanç müsaderesi fark etmeksizin, müsadere bir güvenlik tedbiri olduğu için müsadere hükümlerinin uygulanmasında kazanılmış hak kuralları uygulanmamaktadır.

7. Kaçakçılık Kanununa Göre Müsadere Nedir?

Türk Ceza Hukukumuzda ve mevzuatımızda “Kaçakçılık Kanunu” adıyla ayrı bir kanun bulunmamaktadır. Türk Ceza Kanunu’muz bulunup Ceza Kanunu’nun amacı; kişi hak ve özgürlüklerini, kamu düzen ve güvenliğini, hukuk devletini, kamu sağlığını ve çevreyi, toplum barışını korumak, suç işlenmesini önlemektir. Kanunda, bu amacın gerçekleştirilmesi için ceza sorumluluğunun temel esasları ile suçlar, ceza ve güvenlik tedbirlerinin türleri düzenlenmiştir.

Türk Ceza Kanunu’na göre müsadere, yaptırım türlerinden biri olan güvenlik tedbiridir. Bir eşya veya kazanç üzerinde müsadere kararı verilebilmesi için genel anlamda aşağıdaki şartlar aranır:

  • Kasten işlenen bir suç işlenmiş olması gerekmektedir.
  • Müsadereye konu bir eşya bulunması gerekmektedir.
  • Kasten işlenen suç ile eşya arasında bağlantı bulunması gerekmektedir (suçun işlenmesinde kullanılması, suçun işlenmesine tahsis edilmesi, suç sonucunda meydana gelmesi, suç işlenmesinde kullanılması için hazırlanması).
  • Söz konusu eşya iyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamalıdır.

8. Müsadere Kararının Kaldırılması Talebi

Bir suç işlenmesi halinde mahkeme, güvenlik tedbirlerinden olan müsaderenin uygulanmasına hükmedebilmektedir. Müsadere kurumu itirazsız bir kurum değildir; müsadere kararına karşı itiraz ve kaldırılması talebi mümkündür.

Müsadere kararının kaldırılması talebi için yapılması gerekenler bakımından; bu talepte bulunacak kişi, ilgili mahkemeye yazılı bir dilekçeyle başvurarak malın iadesini isteyebilmektedir. Müsaderenin kaldırılması talebinde bulunacak olan kişi dilekçesinde, müsadereye konu eşyanın suçla ilgisinin bulunmadığı, kararın hatalı verildiği ya da hukuka aykırı olduğu hususlarını somut gerekçelerle açıklamalıdır.

Müsadere Kararının Kaldırılması Talebi Dilekçe Örneği

……………. NÖBETÇİ AĞIR CEZA MAHKEMESİ'NE

DOSYA NO: ………
KARARIN VERİLDİĞİ MAHKEME: ………

MÜSADERE TALEBİNDE BULUNAN/TALEP EDEN:
(Adınız, Soyadınız, T.C. Kimlik Numaranız, Adresiniz)

VEKİLİ:
(Vekiliniz varsa Avukatınızın Adı, Soyadı, Baro Sicil No, Adresi)

KONU: İlgili Mahkeme'nin …….. Karar Tarihli, …….. tarihli, ….. Dosya No ….. E., Karar No ………. K. sayılı ilamıyla hükmedilen müsadere kararının kaldırılması talebimizin sunulmasından ibarettir.

AÇIKLAMALAR
İlgili Mahkemenin yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilamıyla müvekkil/şahsım hakkında suçun adı …….'ndan dolayı mahkûmiyet kararı verilmiştir.

İlgili mahkûmiyet kararı ile birlikte, TCK'nın 54. ve/veya 55. maddeleri uyarınca, müsadere edilen eşyanın/kazancın/maddenin müsaderesine de hükmedilmiştir.

Hukuki Argüman 1 - Müsadere Şartlarının Oluşmadığına Dair Temel İddia:
Müsadere kararına konu eşya/kazanç, kanunda belirtilen müsadere şartlarını taşımamaktadır. Şöyle ki;
Müsadere edilen şeyin suçla doğrudan ilgisinin bulunmadığına, iyiniyetli üçüncü kişiye ait olduğuna, orantılılık ilkesini ihlal ettiğine veya suça hazırlanmak için kullanılmadığına dair somut hukuki ve fiili gerekçeler burada açıklanacaktır.
Örneğin: "Müsadereye konu cep telefonu, suçun işlenmesinde kullanılan bir araç değildir, sanığın şahsi iletişimi için kullandığı ve suçla doğrudan ilgisi bulunmayan bir eşyadır." veya "Müsadere edilen kazancın miktarı, suçun ağırlığına nazaran aşırı olup, orantılılık ilkesi ihlal edilmiştir."

Hukuki Argüman 2 - Orantılılık İlkesi ve AİHS İhlali İddiası:
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (AİHS) Ek Protokol 1, Madde 1 ile korunan mülkiyet hakkı ve Anayasa'nın 35. maddesi gereğince, müsadere kararı orantılılık ilkesini açıkça ihlal etmektedir. Somut olayınızla ilgili orantısızlığın nedenleri detaylandırılacaktır.

Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle, müsadereye konu eşya/kazanç hakkında verilen müsadere kararının, hukuka ve orantılılık ilkesine aykırı olduğu kanaatindeyiz. Bu nedenle müsadere kararının kaldırılarak, müsadere edilen eşyanın/kazancın tarafıma/müvekkile iadesini talep etme zarureti hasıl olmuştur.

HUKUKİ NEDENLER: TCK m. 54, 55, 59, 131; CMK; Anayasa m. 35; AİHS Ek Protokol 1 m. 1 ve ilgili tüm yasal mevzuat.

SONUÇ VE İSTEM
Yukarıda arz edilen ve Mahkemenizce resen gözetilecek diğer nedenlerle;

İlgili Mahkeme'nin Karar Tarihi ……. tarihli, Dosya No …… E., Karar No …. K. sayılı ilamıyla …… hakkında hükmedilen MÜSADERE KARARININ KALDIRILMASINA,
Müsadere edilen eşyanın/kazancın tarafıma/müvekkile AYNEN İADESİNE karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.

Tarih: ………

Talepte Bulunan / Vekili
Ad Soyad: ………

İmza: ………

9. Müsadere Kararı İnfaz Zamanaşımı

Müsadere bir güvenlik tedbiri olup güvenlik tedbirleri de ceza hukuku yaptırımlarındandır. Ceza hukuku yaptırımları cezalar ve güvenlik tedbirleri şeklinde ikiye ayrılmakta olup müsadere de bir güvenlik tedbiri olarak kabul edilmektedir.

Müsaderenin güvenlik tedbiri olmasının sonuçları özetle şunlardır:

  • Kazanılmış hak, tamamlanmış ve kişiye özgü lehte sonuçlar doğurmuş bir hukuki işlemin hukuk sistemi tarafından tanınması ve korunması anlamına geldiğinden, müsadereye ilişkin verilen mahkeme kararlarında kazanılmış hak durumu olmamaktadır.
  • Mahkemenin bir eşya veya paranın müsadere edilmesi gerektiği halde bu konuda karar vermemesi bile sanık açısından kazanılmış hak oluşturmaz; mahkeme her zaman müsadere konusunda karar verebilmektedir.
  • Bir eşya veya kazanç için müsadere hükümlerinin uygulanması için suç işlenmesi zorunlu olsa da mahkumiyet kararı şart değildir; beraat verilse dahi suçla ilgili eşya veya kazanç müsadere edilebilir.

Mahkemenin verdiği müsadere kararının infazı için infaz zamanaşımı süresi, hükmün kesinleşmesinden itibaren 20 yıl olmaktadır. Bu süre dolduğunda kararın infaz kabiliyeti kalmayacaktır.

Eşya veya kazanç müsaderesi fark etmeksizin, müsadere bir güvenlik tedbiri olduğu için müsadere hükümleri uygulamasında kazanılmış hak kuralları uygulanmamaktadır.

10. Müsadere Yargıtay Kararları

Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 2021/23753 E., 2022/6210 K.

Suç: Hırsızlık | Hüküm: Müsadere

Kararda, müsaderenin bir güvenlik tedbiri olduğu ve kural olarak asıl hükmün tabi olduğu kanun yoluna tabi bulunduğu vurgulanmıştır. Müstakil müsadere kararları yönünden, Bölge Adliye Mahkemeleri faaliyete geçmeden önce verilen kararlarda 04.06.1936 gün ve 12-14 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kesinlik sınırına bakılması gerektiği, 20.07.2016’dan sonra müstakil verilen müsadere (veya iade) kararlarının ise 5271 sayılı CMK’nın 256 ve 258. maddeleri uyarınca istinaf kanun yoluna tabi olduğu belirtilmiştir.

Somut olayda, asıl hükümle birlikte görülen müsadere davasının asıl hükmün tabi olduğu kanun yoluna tabi olduğu, ölen sanığın mirasçısı olan eşinin müsadere kararını temyize hakkı bulunduğu ve kararı süresinde temyiz ettiği kabul edilmiştir.

TCK'nın 54/3. maddesine göre orantılılık ilkesi gereği çalınan eşyalar ile traktörün değerinin bilirkişiye hesaplattırılarak, müsadere kararının işlenen hırsızlık suçuna nazaran daha ağır ve hakkaniyete aykırı sonuçlar doğurup doğurmayacağının tartışılması gerektiği, bu yapılmadan verilen kararın isabetli olmadığı gerekçesiyle müsadere hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.

Müsadere ve malvarlığına el koyma kararlarında hak kaybına uğramamak ve süreci doğru yönetmek için uzman ceza hukuku desteği kritik öneme sahiptir.

Ceza Avukatı ile Görüşün