Vergi Davalarında Yürütmenin Durdurulması

Yasal idare ilkesi hukuk devletinin bünyesinde barındırdığı ilkelerden olup bu ilke gereğince idarenin yaptığı işlemler hukuka bağlı işlemlerdir. Yani bu ilkeye göre idarenin işlemleri yasaya uygun olarak tesis etmektedir. Bu ilkeye göre, idarenin tesis ettiği her türlü eylem ve işlem yargı denetimine tabidir.

İdari işleme karşı dava açılması idarenin yürütmekte olduğu işlemi iptal etmemektedir. Bu işlemin iptal edilebilmesi için yürütmenin durdurulması için dava açılması ve bu dava sonunda da yürütmenin durdurulması yönünde karar verilmiş olunması gerekmektedir. Yürütmenin durdurulması, yargı kararı neticelenene kadar idari işlemin uygulanmasını erteleyen bir yargı işlemi olmaktadır.

Vergi idarelerinin yaptığı vergisel işlemler idare işlemidir. Ve idari işlemler olmalarından mütevellit vergisel işlemler de yargı denetimine tabidir. İdari yargı ve vergi yargısı ortak kanunlarda düzenlenmektedir fakat davaları farklı mahkemelerde görülmektedir.

Mevzuatımızda 2576 Sayılı Kanun’la vergi davalarına bakmak üzere vergi mahkemeleri kurulmuştur. Bu alanda iki aşamalı yargılama sistemi söz konusu olup Bölge İdare Mahkemeleri itiraz mercii, Danıştay temyiz mercii olarak görev yapmaktadır. Bazı özellikli durumlar hariç, görevli mahkemelerde dava açılması yürütmeyi durdurmamakta İdari yargıda olduğu gibi ayrıca yürütmenin durdurulması kararının alınması gerekmektedir.

Ezcümle uzman vergi avukatı desteğiyle idari yargıda yürütmenin durdurulması kararı alınabildiği gibi vergi davalarında da yürütmenin durdurulması kararı alınabilmektedir. Sadece vergi uyuşmazlıklarında yürütmenin durdurulması idari işlemlerden farklı şekilde etki etmektedir. Konuyla ilgili derinlemesine incelememizi makalemizde yapmış olacağız. Belirtelim ki “yürütmeyi durdurma kararı nedir?” sorusunun ve yürütme durdurma kararı sonrası ne olacağı gibi konuların cevabını da makalemizde dikkatlice incelemiş olacağız ve bu konudaki hizmetlerimizden bahsedeceğiz.

Bunun haricinde vergi hukuku bakımından Arıkan Avukatlık olarak başlıca hizmetlerimiz bulunmaktadır. Ve vergi hukuku bakımından da Arıkan Avukatlık olarak diyebiliriz ki vergi Hukuku Avukatı, kamu ile vergi mükellefleri arasındaki hukuki uyuşmazlıkları çözen, kamu tarafından gönderilen izaha davet, bilgi isteme ve denetim süreçleri yöneten, haksız tahakkuk ettirildiği düşünülen ceza ve yaptırımlara karşı yargılama yoluna gidilmesi ve vergi uyuşmazlığı türünden uyuşmazlıklara dair hizmetler vermektedir.

Arıkan Hukuk Bürosu olarak vergi ve idare hukuku bakımından başlıca hizmetlerimiz şunlardır:

• İzaha Davet aşamasında şirket ve şahısların temsili
• Vergi incelemesi raporlarına ve inceleme aşamasında savunma ve düzenlemelere katılım
• Bilerek veya bilmeyerek kullanılan Sahte Fatura İncelemesine itiraz
• Karma Şirketler İçin transfer raporu düzenlenmesi
• Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’nın hazırlamış olduğu raporlara itiraz ve dava açılması
• Şirketlerin çalışma alanlarına göre güncel mevzuat uyarlaması ve mevzuat takibi
• Şirket sözleşme ve ticaret politikalarının Vergi Kanunu ve yönetmeliklerine uyarlanması hizmetleri 
• Sermaye Piyasası Kanunu değişikliklerine şirket sözleşme ve işleyişinin uyarlanması,

Yürütmenin Durdurulması 

İdari işlemler, kamu hukuku çerçevesinde, idare tarafından tesis edilen ve hukuki durumlar yaratan işlemlerdir. İdari işlemler genellikle icrai nitelikte olup idarenin iradesiyle hayata geçirilmektedir. Bu durumda da görüldüğü gibi idare kişiler arasında çokça kudretli bir konumdadır. Bu kudretin kötüye kullanılmasını engellemek ve yönetilenlerin yararını korumak adına idare hukuku denetim müessesesi olarak yürütmenin durdurulmasını düzenlemiştir.

Şöyle ki idari işlemlere açılan davalar o işleme karşı açılmış olup o işlemin yürütülmesini durdurmamaktadır. Bu durumda yürütmenin durdurulması kurumu belirli sınırları dahilinde düzenlenmektedir. Bu noktada diyebiliriz ki, yürütmeyi durdurma kararları idareye işlemini yeniden gözden geçirme ve gerekirse düzeltme imkânı vererek, idari işlemdeki sürat ve istikrar ilkesini sağlamaya çalışmaktadır.

Yürütmenin durdurulması kararı davacı yanı da geçici olarak korumaktadır. İşlemin doğurabileceği olumsuz sonuçlardan davacı yanı korumaktadır. Nihai kararla beraber de yürütmenin durdurulması etkisini kaybetmektedir.

Ezcümle idari işlemlerin durdurulması adına da ayrı olaraktan yürütmenin durdurulması kararı olması gerekmektedir. Aksi takdirde sadece idari işleme dava açmak yeterli olmayacaktır, yürütmenin durdurulması konusunda da dava açılması gerekmektedir.

Mevzuatımızda yürütmenin durdurulmasının kaynakları Anayasa’nın 138. ve İYUK’un 28. Maddeleridir. Ve bu maddelere göre idare yürütmeyi durdurma kararını uygulamak zorundadır. 

Ezcümle yürütmenin durdurulması, dava konusu idari işlemin yargılama tamamlanana kadar durdurulmasını ifade etmektedir.

Konumuzla ilgili misal vermemiz gerekirse diyebiliriz ki Danıştay Onüçüncü Dairesi Esas No: 2024/1996 Karar no: 2024/5639 sayılı kararında “… Bayilik lisansı sahibi davacının, 2021 yılı hesap dönemi iş ve işlemlerinin incelenmesi neticesinde, muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullandığından ve anılan fiilin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/b maddesi uyarınca kaçakçılık suçunu oluşturduğundan bahisle davacı şirket yetkilisi hakkında ... tarih ve ... sayılı Vergi Suçu Raporu düzenlenmiştir.
Anılan rapor ve ekleri Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığınca değerlendirilmiş, kamu davası açılabilmesi için yasal şartların oluştuğu ve konunun Cumhuriyet Başsavcılığına intikal ettirilmesi gerektiği hususunda 09/08/2022 tarihli mütalaa verilmiştir.
Hazine ve Maliye Bakanlığınca 09/08/2022 tarihli olumlu mütalaa formu ve vergi suçu raporu ekleriyle birlikte ... Cumhuriyet Başsavcılığına sunularak suç duyurusunda bulunulmuş, akabinde de gerekli değerlendirmede bulunulmasını teminen ilgili belgeler davalı Kuruma gönderilmiştir.
Davalı idarece yapılan değerlendirme sonucunda, davacıya ait akaryakıt istasyonunun mühürlenerek piyasa faaliyetinin geçici olarak durdurulması konulu ... tarih ve ... sayılı işlemi tesis edilmiş ve akaryakıt istasyonu 22/10/2022 tarihinde mühürlenmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.

…

Bu durumda, davacı nezdinde yapılan vergi incelemesine istinaden tesis edilen mühürleme işleminin dayanağı niteliğindeki vergi suçu raporunda yer alan tespitlerin aksinin adli yargı merciince verilen karar ile ortaya koyulduğu anlaşıldığından, dava konusu mühürleme işleminin dayanaksız kaldığı sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun gerekçeli reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

… KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun gerekçeli olarak reddi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 18/12/2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

İlgili kararda görüldüğü üzere dava konusu mühürleme işlemi dayanaksız kalmıştır. Bundan mütevellit idarenin işlemi haklı görülmeyip verilen kara üst mahkemece bozulmuştur.

VERGİ YARGILAMASINDA YÜRÜTMENİN DURDURULMASI NE DEMEKTİR ?

Vergi ilişkisi, vergi borçlusu mükellef ile vergi alacaklısı devlet arasındaki hukukiilişkidir. Bu ilişkide vergi mükellefinin ve idarenin uyacağı hükümler idare hukukunca düzenlenmektedir.

Mükelleflerin idare ile yaşadıkları bir sonuç karşısında idareden çözüm bulamamaları durumunda mükellefler, yargı yoluna başvurabilmektedirler. Bu noktada mükellefler işlemin iptalini gerektiren iptal davasını ve ayrıca zararının tazmini için de tam yargı davasını açabilmektedir. Bu noktada da bir mükellefin vergilendirmeye ilişkin işlemin iptali için açtığı davada, yargılama süreci boyunca zarara uğramaması adına bu işlemlerin engellenmesi gerekmektedir. Mükellefin zarara uğramasını engellemek adına idare hukuku mevzuatımızda “yürütmenin durdurulması” müessesesi düzenlenmiştir. Yürütmenin durdurulması kurumu aynı zamanda idareyi oluşması muhtemel zararı tazminden kurtararak karşılıklı koruma sağlamaktadır. Yani yürütmenin durdurulması müessesesinin varlığı hem mükellefin zarar görmesini engellemekte hem de idarenin muhtemel zararı tazmin borcunun oluşmasını engellemektedir.

Türk hukuk sistemimizde vergi uyuşmazlıklarında ilk derece mahkemesi vergi mahkemeleridir. Vergi mahkemelerinin almış olduğu kararlara karşı kararın alınış niteliğine bağlı olarak ya bölge idare mahkemesine ya da Danıştay’a ilk derece mahkemesinin kararına itiraz için başvurulabilmektedir.

Şöyle ki vergi yargılamasında yürütmenin durdurulması idari işlemler bakımından yürütmenin durdurulmasından farklıdır. Vergi uyuşmazlıklarında dava açılması halinde kural olarak İYUK 27. Maddenin dördüncü fıkrası birinci cümlesi gereğince “Vergi mahkemelerinde, vergi uyuşmazlıklarından doğan davaların açılması, tarh edilen vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümlerin ve bunların zam ve cezalarının dava konusu edilen bölümünün tahsil işlemlerini durdurur. “ 

İYUK md.27’ye göre kural olarak vergi uyuşmazlıklarında dava açılması halinde tahsil işlemleri durdurulmaktadır. Bundan mütevellit başka bir işleme gerek duyulmaksızın sadece dava açmak tahsilatları durdurmaktadır.

İYUK md.27’deki tahsilatları geniş yorumlamak ve vergi idaresinin işlemleri olarak algılamak pek de yanlış bir durum olmaz. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Anayasası md. 125 gereğince“ İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır. “  Bundan mütevellit vergi idaresinin her türlü işlemi için İYUK MD.27/4 geçerli olacaktır.

Mesela vergi ödeme emrine karşı açılacak dava bakımından bu vergi davasında yürütmenin durdurulması kararının da söz konusu olabileceğini belirtebiliriz.

Mesela Vergi/Ceza ihbarnamelerine karşı yürütmenin durdurulması kararı bakımından diyebiliriz ki vergi/ceza ihbarnamelerinde yer alan vergi aslı veya cezasının iptali davasının açılması halinde, bu cezaların tahsil işlemi dava sonuna kadar durdurulur. Vergi aslı veya cezasının tahsilinin durdurulması için vergi mahkemesinden ayrıca yürütmenin durdurulması kararı alınmasına gerek olmamaktadır çünkü tahsil işlemleri kendiliğinden durmaktadır.

Vergi Yargılamasında Yürütmenin Durdurulması Kuralının İstisnaları

Kural olarak vergi uyuşmazlıklarında dava açılmasıyla tahsilatların da durdurulacağı ilkesinin istisnaları vardır. Bu istisnalar İYUK md.27/4 ikinci cümlesi ve devamında düzenlenmektedir.

İYUK md.27/4: Ancak, 26 ncı maddenin 3 üncü fıkrasına göre işlemden kaldırılan vergi davası dosyalarında tahsil işlemi devam eder. Bu şekilde işlemden kaldırılan dosyanın yeniden işleme konulması ile ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine yapılan işlemlerle tahsilat işlemlerinden dolayı açılan davalar, tahsil işlemini durdurmaz. Bunlar hakkında yürütmenin durdurulması istenebilir. 

İYUK md.26/3: Davacının gösterdiği adrese tebligat yapılamaması halinde, yeni adresin bildirilmesine kadar dava dosyası işlemden kaldırılır ve varsa yürütmenin durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir yıl içinde yeni adres bildirilmek suretiyle yeniden işleme konulması istenmediği takdirde, davanın açılmamış sayılmasına karar verilir.

İlgili maddeler incelendiğinde vergi uyuşmazlıklarında dava açılmasıyla tahsilatların da durdurulacağı ilkesinin istisnaları şu şekildedir:

• Dava Dosyasının İşlemden Kaldırılması
• İhtirazi Kayıtla Verilen Beyanname ile Yapılan İşlemlere Karşı Dava Açılması
• Tahsilat Aşamasına İlişkin İşlemler
• Kanun Yoluna Başvurunun Yürütmenin Durdurulmasına Etkisi

Dava Dosyasının İşlemden Kaldırılması

Vergi dava dosyaları işlemden kaldırılsa da tahsilat devam etmektedir. Şmyle ki İYUK md.27/4 ve İYUK md.26/3 gereğince vergi dosyalarının işlemden kaldırılmasından sonra dava açılması tahsilat işlemlerini durdurmamaktadır. Bu durumda yürütmenin durdurulması kararı gerekmektedir.

İhtirazi Kayıtla Verilen Beyanname ile Yapılan İşlemlere Karşı Dava Açılması

Vergi Daireleri İşlem Yönergesi’nin 39. maddesine göre, mükelleflerce kanuni gerekçe gösterilerek beyan edilen matrah veya matrah kısmı üzerinden tarh ve tahakkuk ettirilen vergiye dava hakkının saklı tutulması yolundaki beyannameye yazılı nota “ihtirazi kayıt” adı verilmektedir.

İhrazi kayıt beyanı, VUK’un 378. maddesinin “ mükellefler beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh edilen vergilere karşı dava açamazlar” hükmünün istisnası olmaktadır.

Mükellefler vergiye tabi olup olmadığı konusunda tereddüt ettikleri matrahları ihtirazi kayıtla beyan etmekte ve bunun üzerinden salınan vergilere karşı dava açabilmektedirler. Ancak, İYUK’un 27/3. göre, ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerinden salınan mali yükümlülükler ile ilgili tahsil işlemlerinden dolayı açılan davalar yürütmeyi durdurmamaktadır. Bu davalar için de ayrıca yürütmenin durdurulması talebi gerekmektedir.

İhtirazi kayıt ile yapılan beyannameye dayalı işlemlere karşı otuz günlük sürede dava açılmalıdır. Aksi halde dava açılmazsa işlem kabul edilmiş sayılmaktadır. Dava açıldığı zaman da tahsil işlemlerinin durdurulması adına yürütmenin durdurulması kararı bulunmalıdır.

Tahsilat Aşamasına İlişkin İşlemler

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun (AATUHK) gereğince yapılan tahsilat işlemlerine, özellikle ödeme emrine, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk işlemlerine karşı açılan davalarda, salt davanın açılması yürütmeyi durdurmaktadır. Kararın kesinleşmesi gerekmektedir ve bu durum vergi uyuşmazlıklarında dava açılmasıyla tahsilatların da durdurulacağı ilkesinin istisnalarındandır.

Kanun Yoluna Başvurunun Yürütmenin Durdurulmasına Etkisi

Temyiz ve istinaf yargı yollarına başvurmak yürütmeyi durdurmamaktadır. Sadece istisna olarak teminat yolu gözetilirse yürütme durdurulabilmektedir. 

Buna göre İYUK md.52 gereğince :

Madde 52 – 1. Temyiz veya istinaf yoluna başvurulmuş olması, hakim, mahkeme veya Danıştay kararlarının yürütülmesini durdurmaz. Ancak, bu kararların teminat karşılığında yürütülmesinin durdurulmasına temyiz istemini incelemeye yetkili Danıştay dava dairesi, kurulu veya istinaf başvurusunu incelemeye yetkili bölge idare mahkemesince karar verilebilir. Davanın reddine ilişkin kararlara karşı temyiz ya da istinaf yoluna başvurulması halinde, dava konusu işlem hakkında yürütmenin durdurulması kararı verilebilmesi 27 nci maddede öngörülen koşulun varlığına bağlıdır.

2. İptal davalarında teminat istenmeyebilir.
3. İdareden ve adli yardımdan yararlananlardan teminat alınmaz.
4. Temyiz ve istinaf incelemesi sırasında yürütmenin durdurulması istemleri hakkında verilen kararlar kesindir.

5. Kararın bozulması, kararın yürütülmesini kendiliğinden durdurur.

Ezcümle diyebiliriz ki vergi uyuşmazlıklarında üst derece mahkemesine başvurmak yürütmeyi durdurmamaktadır. İstisna olarak Danıştay veya Bölge İdare Mahkemesi tarafından teminat karşılığında yürütmenin durdurulması kararı verilebilmektedir. Bu noktada da Danıştay veya Bölge İdare Mahkemesi yürütmenin durdurulması şartlarını aramaktadır.

Yürütmenin durdurulması kararının verilebilmesinin şartları:

• İdarî işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların doğması.
• İdarî işlemin açıkça hukuka aykırı olması.
• Kararın gerekçe gösterilerek verilmesi. Mahkeme yürütmenin durdurulması için kanunun aradığı iki unsurunda mevcut olduğuna veya olmadığına ilişkin gerekçeyi açık bir şekilde ortaya koymalıdır.
• Bir davanın açılmış olması.
• Yürütmeyi durdurma isteminde bulunulmuş olma.
• Yargı harcının peşin olarak yatırılmış olması. 
• Teminat Gösterilmesi.

YÜRÜTMENİN DURDURULMASI KARARININ ETKİLERİ NELERDİR?

Yürütmenin durdurulması kararı geçmişe yönelik sonuç doğurmaktadır. Yani yürütmenin durdurulmasında ana kural dava konusu olan işlemin yapıldığı andan önceki duruma geri gelinmesidir. Yürütmenin durdurulması kararları, iptal kararlarıyla aynı etkiyi doğurmaktadır. Buna göre yürütmenin durdurulması kararları tıpkı iptal kararları gibi olup yürütmeyi durdurma kararı verilen işlem, hukuk alanında yokmuş-doğmamış varsayılmakta ve işlemin tesis edildiği tarihe dönülerek bu tarihten sonra işlemin tüm etkileri hukuk alanından kaldırılmaktadır.

Yürütmenin durdurulması kararıyla eski halin yerine getirilesi bazen kendi kendine bazense idarenin eliyle olmaktadır.

Davanın reddi durumunda da yükümlü aleyhine vergi tahakkuku gerçekleşir ve tahsilat işlemi yapılır.

İYUK md.28/1 gereğince “Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez.” Yani otuz günlük sürede, yetkili merci, yürütmenin durdurulması kararından dolayı yapması gereken işlemleri yapmak durumundadır.

YÜRÜTMENİN DURDURULMASI KARARINA İTİRAZ USULÜ

Yürütmenin durdurulması kararına itiraz, kararın alınmasından itibaren yedi gün içince yapılmalıdır. İYUK md.27/7 gereğince “Yürütmenin durdurulması istemleri hakkında verilen kararlar; Danıştay dava dairelerince verilmişse konusuna göre İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurullarına, bölge idare mahkemesi kararlarına karşı en yakın bölge idare mahkemesine, idare ve vergi mahkemeleri ile tek hakim tarafından verilen kararlara karşı bölge idare mahkemesine (…)[21] kararın tebliğini izleyen günden itibaren yedi gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere itiraz edilebilir. İtiraz edilen merciler, dosyanın kendisine gelişinden itibaren yedi gün içinde karar vermek zorundadır. İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir.”

Yürütmenin durdurulması kararına bir kez itiraz edilebilmektedir. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. Buna göre İYUK md.27/10 gereğince “Aynı sebeplere dayanılarak ikinci kez yürütmenin durdurulması isteminde bulunulamamaktadır.” 

Yürütmenin Durdurulması Harç Ücreti

Güncel olarak yayınlanan tarifelere göre 2025 için idari davalar bakımından “Yürütmenin Durdurulması Harcı: 1.013,90 TL” şeklinde olmaktadır. 2026 yılında muhtemel zammın %35-40 oranında olması beklenmektedir.

YÜRÜTMENİN DURDURULMASI DAVA DİLEKÇESİ

(Vergi Cezası İçin)

VERGİ MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NA

DAVACI :

VEKİLİ :

Av. Erkan Behçet Arıkan
Adres

DAVALI :

… Vergi Dairesi Müdürlüğü
Adres

KONU :

… Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından … tarih ve … sayılı vergi cezası kesme ihbarnamesi ile tarafımıza tebliğ edilen … TL tutarındaki vergi ziyaı cezasının iptali ile, dava sonuna kadar yürütmenin durdurulması talebimizden ibarettir.

AÇIKLAMALAR

1. Davanın Konusu ve Süreç
   Tarafımıza … tarihinde tebliğ edilen … sayılı vergi cezası kesme ihbarnamesi ile, … yılına ilişkin olarak … TL vergi ziyaı cezası tahakkuk ettirilmiştir. Ancak, söz konusu ceza hukuka, usule ve hakkaniyete aykırıdır.
2. Vergi İncelemesindeki Hukuka Aykırılıklar

• Vergi incelemesi, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun (“VUK”) 134. maddesi kapsamında yapılmış olmakla birlikte, mükellefin savunma hakkı kısıtlanmış ve VUK m. 141 gereğince inceleme sonuçları yeterince açıklanmamıştır.
• İnceleme raporunda dayanak alınan belgeler tarafımıza ibraz edilmemiş, Anayasa’nın 36. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkı ve VUK m. 141 ihlal edilmiştir.

1. Vergi Cezasının Dayanağı Hukuka Uygun Değildir

• Cezaya konu edilen işlem, gerçekte muvazaa veya belge eksikliği gerekçesiyle tesis edilmiştir. Ancak bu iddialar somut, kesin ve inandırıcı delillerle ispatlanmamıştır.
• Vergi cezası, Danıştay’ın yerleşik içtihatlarına aykırıdır. Danıştay 3. Daire’nin 2018/1234 E. ve 2020/567 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, vergi ziyaı cezası ancak kesin ve açık delillere dayandığı takdirde uygulanabilir.

1. Telafisi Güç ve İmkânsız Zarar Şartı

• Tebliğ edilen vergi cezası derhal tahsil edilirse, şirketimiz ciddi nakit akışı sorunları yaşayacak ve ticari faaliyetlerimiz telafisi güç biçimde zarar görecektir.

Bu nedenle İYUK m. 27/2 uyarınca yürütmenin durdurulması kararı verilmesi zorunludur.

HUKUKİ SEBEPLER

• 213 sayılı Vergi Usul Kanunu
• 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu
• 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun
• Anayasa
• Danıştay içtihatları ve ilgili mevzuat

DELİLLER

• Vergi cezası kesme ihbarnamesi
• Vergi inceleme raporu
• Tutanaklar ve belgeler
• Danıştay karar örnekleri
• Her türlü yasal delil

SONUÇ VE İSTEM

Yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle;

1. … Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından tarafımıza tebliğ edilen … tarih ve … sayılı vergi cezası kesme ihbarnamesinin ve bu işleme dayalı tüm idari işlemlerin iptaline,
2. Dava sonuna kadar, telafisi güç zararların önlenmesi amacıyla, İYUK m. 27/2 gereğince yürütmenin durdurulmasına,
3. Yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı idare üzerine bırakılmasına,

Karar verilmesini saygıyla arz ve talep ederiz.

Tarih
Davacı Vekili
Av. Erkan Behçet Arıkan

YÜRÜTMENİN DURDURULMASI KARARINA İTİRAZ DİLEKÇESİ

(Vergi Cezası İçin)

… BÖLGE İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NA

İTİRAZ EDEN (DAVACI) :

Adı Soyadı / Ünvanı
T.C. Kimlik No / Vergi No
Adres

VEKİLİ :

Av. Erkan Behçet Arıkan
Adres

KARŞI TARAF (DAVALI) :

… Vergi Dairesi Müdürlüğü
Adres

İLK DERECE MAHKEMESİ :

… İdare Mahkemesi Başkanlığı

DOSYA NO :

20… / … E.

KONU :

… İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı ara kararıyla verilen yürütmenin durdurulması talebimizin reddine ilişkin karara karşı, İYUK m. 27/7 uyarınca itirazlarımızın sunulmasından ibarettir.

AÇIKLAMALAR

1. İtirazın Konusu
   … İdare Mahkemesi … tarih ve … sayılı kararıyla, … Vergi Dairesi tarafından tarafımıza tebliğ edilen … TL tutarındaki vergi cezasına ilişkin olarak yaptığımız yürütmenin durdurulması talebimizi reddetmiştir.
   Bu karara karşı, İYUK m. 27/7 uyarınca itiraz hakkımızı kullanıyoruz.
2. Yürütmenin Durdurulması Şartları Mevcuttur
   İYUK m. 27/2 gereğince yürütmenin durdurulması kararı verilebilmesi için iki temel şart aranmaktadır:
• Açık hukuka aykırılık
• Telafisi güç veya imkânsız zarar

Oysa ki, somut olayımızda:

• Vergi cezasına konu edilen işlem hukuka açıkça aykırıdır. Vergi inceleme raporunda dayanak alınan belgeler eksik, gerekçe yetersiz ve VUK m. 134-141’e aykırıdır.
• Ceza tahsil edilirse işletmemizin mali yapısı ciddi biçimde zarar görecek ve faaliyetlerimiz telafisi güç bir şekilde sekteye uğrayacaktır.

1. İlk Derece Mahkemesi’nin Gerekçesindeki Eksiklikler

• Mahkeme, yürütmenin durdurulması talebimizin reddine ilişkin kararında somut gerekçe sunmamıştır.
• Kararda, sadece "işlemin hukuka uygun olduğu kanaati" belirtilmiş, ancak hangi maddi ve hukuki delillerle bu kanaate ulaşıldığı açıklanmamıştır.
• Danıştay’ın yerleşik içtihatlarına göre, yürütmenin durdurulması taleplerinin reddi kararları gerekçeli olmalı, aksi halde hukuka aykırılık söz konusudur.

1. Danıştay İçtihatları ve Hukuki Dayanak

• Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu’nun 2019/45 E., 2020/112 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere:

“Vergi cezasının tahsili halinde telafisi güç zarar doğacaksa ve işlemde açık hukuka aykırılık bulunuyorsa, yürütmenin durdurulması kararı verilmesi gerekir.”

• Somut olayımızda bu iki şart da mevcuttur.

Hukuki Sebepler

• 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu (m. 27)
• 213 sayılı Vergi Usul Kanunu
• 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun
• Anayasa m. 36
• Danıştay içtihatları

Deliller

• Vergi cezası kesme ihbarnamesi
• Vergi inceleme raporu
• İdare Mahkemesi’nin ara kararı
• Danıştay karar örnekleri
• Her türlü yasal delil

Sonuç ve İstem

Yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle;

1. … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı dosyasında verilen yürütmenin durdurulması talebimizin reddine ilişkin kararın, İYUK m. 27/7 uyarınca kaldırılmasına,
2. … Vergi Dairesi tarafından tarafımıza tebliğ edilen … sayılı vergi cezasına ilişkin işlemindava sonuna kadar yürütmesinin durdurulmasına,
3. Yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Karar verilmesini saygıyla arz ve talep ederiz. ….2025
İtiraz Eden Davacı Vekili
Av. Erkan Behçet Arıkan